Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7569
Karar No: 2015/8300

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/7569 Esas 2015/8300 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/7569 E.  ,  2015/8300 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili davalı ..."un müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazları diğer davalılara sattığını öne sürerek yapılan tasarrufların iptalini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece iptal koşullarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, İİK.nin 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İptal davasından maksat İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazıldığı gibi alacağın tahsilini temin için borcun doğumundan sonra yapılan tasarrufların iptaline hükmettirmektir. Bu davanın önkoşulu ise, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunmasıdır. Ön koşulun bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddede

    akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
    Somut olayda, davacı bankanın alacağının tasarruf tarihinden önce düzenlenen kredi sözleşmesine dayanmaktadır. Dava konusu 122 ada 2 sayılı parsel üzerindeki 10 nolu mesken 55.000 TL bedelle borçlu davalı Vehbi tarafından 3. kişi konumundaki davalı ..."e, onun tarafından da 4. kişi konumundaki davalı ....l"a satılmış, bu taşınmazın gerçek değerinin ise 290.000 TL olduğu belirlenmiştir. Dava konusu 1679 sayılı parselin 1/32 payı borçlu davalı Vehbi tarafından 3.562.50 TL bedelle 3. kişi ..."a, onun tarafından da diğer davalı..."a satılmış olup taşınmazın gerçek değerinin ise 13.378.90 TL olduğu belirlenmiştir. Yine dava konusu 3713 ada 22 sayılı parsel üzerindeki mesken 23.000 TL bedelle borçlu davalı .... tarafından davalı ..."e satılmış, taşınmazın gerçek değerinin ise 86.000 TL olduğu belirlenmiştir. Böylece tasarrufa konu taşınmazların tapuda gösterilen satış bedelleri ile gerçek değerleri arasında bir mislini aşan fahiş fark olduğu anlaşılmaktadır. Ancak 4. kişi konumundaki davalılar ... ve ..."un borçlu davalının mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden oldukları da kanıtlanamamıştır. Bu durumda mahkemece ivazlar arasında fahiş fark bulunması nedeniyle borçlu davalı ile davalılar ..., ... ve ... yönünden İİK.nın 278/III-2 maddesi uyarınca davanın kabulüne, 4.kişi konumundaki davalılar ... ve ... yönünden ise kötü niyetli olduklarının kanıtlanamaması nedeniyle haklarındaki davanın reddine, dava konusu 3713 Ada 22 sayılı

    parsel üzerindeki 6 nolu meskene ilişkin tasarrufun iptali ile davacı tarafa taşınmaz üzerinde cebri icra yetkisi verilmesine, diğer taşınmazlar yönünden ise İİK.nın 283/2 maddesi uyarınca davalılar ... ve ..."ın taşınmazları elden çıkardıkları tarihteki keşfen belirlenen gerçek değerini geçmemek kaydıyla ve de alacak ve fer"ileriyle sınırlı olmak üzere nakden tazminata mahkum edilmeleri gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 8.6.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi