7. Ceza Dairesi Esas No: 2016/18867 Karar No: 2016/11090
5015 sayılı kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2016/18867 Esas 2016/11090 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, 5015 sayılı kanuna muhalefet suçlamasıyla yargılanmıştır. Yerel mahkeme, suçtan zarar görmeyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun davaya katılma hakkının olmadığına ve şikayetçi Gümrük İdaresi'nin duruşmadan haberdar edilmeden yargılamanın sonlandırılmasına hükmetmiştir. Ancak, Gümrük İdaresi'nin temyiz talepleri sonrasında yapılan incelemelerde, suçtan zarar gören kurumun Gümrük İdaresi olduğu belirlenerek, anılan kurumun hükmün temyizine hakkı olduğu vurgulanmıştır. Kararda, suçun yasal dayanağı olan 5607 sayılı kanunun 3/1 maddesinin suça konu eşyaların kaçak geçirilmesi durumunda uygulandığı, davanın düşmesine karar verildiği belirtilmiştir. Kanun maddesi gereğince, anılan kurumun duruşmalardan haberdar edilmeden yapılan kesinleştirme işleminin geçersizliği ifade edilmiştir. Kararda, CMK'nun 231/8 maddesi kapsamında belirtilen 5 yıllık denetim süresinin henüz başlamadığı ve hükmün henüz kesinleşmediği vurgulanmıştır. Bu nedenle, Gümrük İdaresi'nin temyiz talepleri kabul edilerek, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şö
7. Ceza Dairesi 2016/18867 E. , 2016/11090 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5015 sayılı kanuna muhalefet HÜKÜM : Kamu davasının düşürülmesine
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; I- Katılan ... Kurumu vekilinin temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede; Suçtan doğrudan zarar görmeyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317.maddesi gereğince REDDİNE, II- Şikayetçi Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede; 1) Şikayetçi kurum kamu davasından haberdar edilmemiş ise de 5271 sayılı CMK"nun 260. maddesi gereğince katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için yasa yollarının açık olduğu gözetilip, şikayetçi kurumun suçtan zarar görme olasılığına göre, hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenerek şikayetçi Gümrük İdaresinin temyiz talebine yönelik yapılan incelemede; Sanığın suça konu eşyaları kaçak olarak gümrük kapısından geçirmeye çalıştığı sırada yakalanması şeklinde geçekleşen olayda, eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan 5607 sayılı yasanın 3/1 maddesi kapsamında kaldığı, bu nedenle suçtan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan kurumun Gümrük İdaresi olduğu, yargılama aşamasında anılan kurum duruşmalardan haberdar edilmeden ve açıklanması geri bırakılan 18/04/2008 tarih, 2007/719 Esas, 2008/603 Karar sayılı kararın da kendisine tebliğ edilmeden yapılan kesinleştirme işlemi geçersiz olup, anılan hükmün henüz kesinleşmediği, CMK"nun 231/8 maddesinde belirtilen 5 yıllık denetim süresinin de henüz başlamadığı anlaşılmakla, sanığın denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlemediğinin kabulü ile yazılı şekilde hakkındaki davanın düşmesine karar verilmesi, Kabule göre ise; 1) Sanığın ve şikayetçi Gümrük İdaresinin duruşmadan haberdar edilmeden yargılamanın sonlandırılması, 2) Müsaderesi talep edilen eşya hakkında bir karar verilmemesi; Yasaya aykırı, şikayetçi Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa"nın 8/l. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/12/2016 günü oybirliğiyle karar verildi.