14. Ceza Dairesi 2020/641 E. , 2020/5909 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (mağdureler Ahmet Serhan ile Muhammet Kağan"a yönelik)
HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuğun atılı suçlardan (mağdur sayısınca) mahkumiyetine dair Bakırköy 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 18.04.2019 gün ve 2019/5 Esas, 2019/150 Karar sayılı hükümlere ilişkin istinaf başvurusunun çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümler yönünden esastan, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümler açısından ise karardaki mahkumiyete ilişkin kısımların çıkarılarak yerlerine suça sürüklenen çocuğun bu suçtan ayrı ayrı beraatine yazılması suretiyle düzeltilerek esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınıp, 5271 sayılı CMK"nın 299/1. maddesine göre takdiren duruşmasız yapılan incelemede dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp, aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz dilekçesinde belirttiği nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine dair kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, katılan Bakanlık vekilinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 302/1. madde ve fıkrası gereğince esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk hakkında mağdur ..."a yönelik çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
İlk derece mahkemesince hüküm kurulurken kararın gerekçe kısmında suça sürüklenen çocuğun olay günü mağdurun kalçasına cinsel organını dokundurmasından dolayı çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyetine karar verildiği belirtildiği halde hakkında TCK’nın 103/2. maddesinin uygulanması neticesinde hükümle gerekçe arasında çelişki oluştuğu gözetilerek söz konusu karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü gerekirken esastan reddedilmesi,
Suça sürüklenen çocuk hakkında mağdur ..."a yönelik çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiriyle anılan hükme ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suça sürüklenen çocuğun çeşitli tarihlerde mağdura anal yoldan organını soktuğundan bahisle şikayetçi olunmuş ise de olayın intikal şekli ve zamanı, suç tarihlerinde altı yaşında olan mağdurun aşamalardaki çelişkili ve tutarsız anlatımları, savunma, tanık beyanları, mağdurla ilgili düzenlenen doktor raporunda herhangi bir livata bulgusuna rastlanılmadığının belirtilmesi ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, ilk derece mahkemesince suça sürüklenen çocuğun üzerinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan mağduru değişik zamanlarda tehdit edip organ sokmak suretiyle nitelikli cinsel istismarda bulunduğuna dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmayıp, mevcut haliyle mağdurun kalçasına cinsel organını dokundurarak sürtme şeklindeki eylemlerinin zincirleme biçimde çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturduğu gözetilerek 5237 sayılı TCK’nın 103/1-1 ve 3. cümle, 103/3-d, 43/1, 62. maddeleri uyarınca cezalandırılması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması karşısında, söz konusu karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafisi ve katılan mağdurlar vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 19.06.2019 gün ve 2019/1653 Esas, 2019/1504 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükümlerinin 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 16.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.