Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2731
Karar No: 2020/16546
Karar Tarihi: 05.10.2020

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2020/2731 Esas 2020/16546 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi         2020/2731 E.  ,  2020/16546 K.

    "İçtihat Metni"



    Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 23.06.2014 gün ve 42537 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.07.2014 gün ve KYB/2014-239571 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdi kılınan dosya ile ilgili Dairemizin 19.01.2015 tarih, 2015/12 Esas, 2015/1183 Karar sayılı ilamı ile Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2010 gün, 2009/629 Esas, 2010/22 Karar sayılı kararının CMK.nın 309. maddesi uyarınca bozulmasına, bozma nedenine göre, hükmedilecek ceza miktarı itibariyle kişiselleştirme nedenlerinin uygulanması ihtimaline binaen gereğinin mahallinde yapılmak üzere, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdine karar verildiği,
    Dairemizin bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 16.02.2015 tarih ve 239571 sayı ile; "...Özel Dairece, kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar verilmesi yerindedir. Ancak buradaki bozma nedeni mahkûmiyet hükmünde 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin birinci fıkrasının uygulanmaması suretiyle hükümlüye daha az ceza verilmesini gerektiren bozma nedeni olduğundan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu"nun 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendi kapsamında kalıp yeniden yargılama yasağı bulunması nedeniyle belirlenen hukuka aykırılığın, bizzat Özel Dairece, resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünde TCK"nın 43. maddesinin birinci fıkrasının uygulanmasına ilişkin düzenlemenin hükümden çıkarılması, hükmedilecek ceza miktarı itibarıyla kişiselleştirme nedenleri bulunduğu takdirde bunun da bizzat Özel Dairece uygulanması gerektiği gözetilmeden kararın bozulmasına, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine
    getirilmesine karar verilmesinin isabetli olmadığı..." görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurduğu,
    CMK"nın 308. maddesi uyarınca dairemizce 23.03.2015 tarih ve 2015/4667 Esas, 2015/14876 Karar sayılı ilamı ile; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.02.2015 gün 2014/239571 sayılı itiraz istemi bu hususta yerinde görülmediğinden itirazın reddi ile 5271 sayılı CMK.nın 308/2. fıkrası uyarınca Daireni 19.01.2015 gün 2015/12 Esas, 2015/1183 Karar sayılı kararı ile ilgili itirazın incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar verildiği,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.02.2015 gün 2014/239571 sayılı itiraz istemi ile ilgili Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 25.12.2015 tarih, 2015/8-394 Esas, 2018/394 Karar sayılı ilamı ile; Yerel Mahkemece 09.05.2012 tarihinde ceza infaz kurumunda başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanığa gerekçeli kararın tebliğ edilmesinin istenmesi, UYAP kayıtları ile dosya kapsamından ise bu tebligatın yapılıp yapılmadığının anlaşılamaması karşısında, bu hususun ceza infaz kurumundan sorulması ve asıl dosyasından da araştırılmasından sonra Özel Dairece Yerel Mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediğinin, buna bağlı olarak da olağanüstü kanun yolu olan kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceğinin değerlendirmesi gerektiği, bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının değişik gerekçe ile kabulüne, Dairemizin 19.01.2015 tarih ve 12-1183 sayılı kanun yararına bozma isteminin kabulüne ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın Yerel Mahkemenin 09.05.2012 tarihli yazısı doğrultusunda gerekçeli kararın sanığa tebliğ edilip edilmediğinin ceza infaz kurumundan sorulması ve bu hususun asıl dosyasından da araştırılması için tevdi kararı verilerek dosyanın dairemiz gönderildiği,
    25.12.2015 tarih, 2015/8-394 Esas, 2018/394 Karar sayılı ilamı üzerine yerel mahkemeye tevdi kararı verilerek yapılan araştırmada Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2010 gün, 2009/629 Esas, 2010/22 Karar sayılı ilamın gerekçeli kararının sanık ...’na 15.05.2012 tarihinde Pınarhisar Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda usulüne uygun tebliğ edildiği, tebliğ evrakının dosya içerisine konulduğu anlaşılmakla; usulüne uygun tebliğe rağmen sanık hakkındaki hükmün temyiz edilmeden kesinleştiği, buna bağlı olarak da olağanüstü kanun yolu olan kanun yararına bozma yoluna gidilebileceği tespit edilerek yapılan incelemede;
    Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 204/1, 43/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair (BOLU) 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2010 tarihli ve 2009/629 Esas, 2010/22 sayılı Kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
    Anılan kararın diğer sanık ... tarafından temyiz edilmesi sonucu bahse konu olayda zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı belirtilerek Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 23.09.2013 tarihli ve 2012/30165 Esas, 2013/23057 Karar sayılı ilâmı ile bozulmasına karar verildiği, bu nedenle bahse olayda zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle fazla ceza tayin olunmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 23.06.2014 gün ve 42537 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.07.2014 gün ve KYB/2014-239571 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dairemizin 2012/30165 Esas, 2013/23057 karar nolu, 23.09.2013 tarihli ilamı ile hakkındaki hüküm bozulan ... ile ilgili olarak bozma nedenlerinin CMUK.nın 325. maddesi uyarınca sanık ..."na teşmil edilmediği UYAP
    ortamından yapılan sorgulamadan anlaşılmış olup, mevcut hukuka aykırılıkların başka bir hukuki yolla giderilme olanağı kalmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede;
    TCK.nın 43. maddesinin uygulanabilmesi için “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” gerektiği, çalıntı araca başka bir aracın gerçek plakalarını takarak sahte motorlu araç trafik ve tescil belgesi düzenlemek şeklinde gerçekleşen eylemde, belgelerin farklı tarihlerde yapıldığına dair kesin delil bulunmaması nedeniyle, TCK.nın 43/1. maddesi uyarınca fiilin aynı anda işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilerek zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, eylemin kül halinde TCK.nın 204/1. maddesinde ön- görülen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.02.2010 gün, 2009/629 esas, 2010/22 karar sayılı kararının CMK.nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 13.02.2018 tarih, 2015/8-395 Esas, 2018/34 Karar sayılı ilamı da göz önüne alınarak hükmedilecek ceza miktarı itibariyle kişiselleştirme nedenlerinin uygulanması ihtimaline binaen gereğinin mahallinde yapılmak üzere, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi