Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/10277 Esas 2019/3489 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/10277
Karar No: 2019/3489
Karar Tarihi: 20.02.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/10277 Esas 2019/3489 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2018/10277 E.  ,  2019/3489 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) Sanık ... hakkında mağdur ..."a karşı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de; bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
    2) Sanık ... hakkında mağdurlar ... ve..."a karşı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet kararlarına yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dosya kapsamına göre; sanığın mağdurlar ..."a ve ..."a karşı eylemini 5237 sayılı TCK"nin 6/1-f-4 maddesi uyarınca silahtan sayılan plastik olta ile işlediğinin anlaşılmasına, gerekçeli kararda da “...sanığın, mağdurlar ... ve..." ya yönelik kasten yaralama eylemlerini silahtan sayılan olta ile gerçekleştirdiği anlaşılmış ise de...” şeklinde kabul edilmesine rağmen oltanın ele geçirilememiş olması ve mağdurlar hakkında düzenlenen hekim raporlarında yaralanmanın kesi veya künt darbe niteliğinde olduğunun belirtilmediği ve suçta kullanılan oltanın silahtan sayılıp sayılamayacağına ilişkin net bir belirlemenin bulunmadığı gerekçesiyle, iki nitelikli halin TCK"nin 86/3-a ve 86/3-e maddelerinin birleşmesi nedeniyle sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 86/2. maddesi gereğince temel cezaya hükmedilirken, TCK"nin 61 ve TCK"nin 3.maddesindeki orantılılık ilkesi gözetilerek sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından ve yine Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de; bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    3) Sanık ... hakkında mağdur ..."e karşı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Mağdur ... "in 27.05.2015 tarihli duruşmada sanık hakkında şikayetten vazgeçtiğini beyan ettiği anlaşılmakla, sanığa şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediğinin sorularak sonucuna göre 5237 sayılı TCK"nin 73. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesine karar verilip verilmeyeceği hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.