Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1454
Karar No: 2020/4248
Karar Tarihi: 01.07.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1454 Esas 2020/4248 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/1454 E.  ,  2020/4248 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen yerel mahkeme kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nce verilen istinaf talebinin kabulüne ilişkin kararın Yargıtayca incelenmesi süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; 19.06.2011 tarihinde davalının ZMSS poliçesi ile sigortacısı olduğu aracın kaza yapması sonucu araçta yolcu olarak bulunan davacının kalıcı olarak çalışma gücü kaybına uğradığını, davacı tarafın büyükbaş hayvan yetiştiriciliği nedeniyle aylık 3.000,00-4.000,00 TL geliri olduğunu, kazadan dolayı davacının uğradığı zararın (kalıcı çalışma gücü kaybı zararı) karşılanmadığını ileri sürülerek fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 20.000,00 TL"nin temerrüt tarihinden itibaren uygulanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
    Davacı vekili 07.07.2015 tarihli dilekçe ile talebini toplam 125.518,00 TL"ye çıkarmıştır.
    Davalı vekili; kaza nedeniyle davacı tarafa 13.09.2012 tarihinde 74.482,00 TL tazminat ödemesi yapıldığını, dava konusu olayda hatır taşıması olduğundan tazminattan indirim yapılması gerektiğini, kusur ve maluliyet raporlarının Adli Tıp Kurumundan aldırılması gerektiğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 30.12.2016 tarih ve 2014/1715-2016/2347 E-K sayılı ilamında toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile 125.518,00 TL"nin 12/09/2011 tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hükmün, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine davalının istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-a,6 maddesi uyarınca kabulü ile Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/12/2016 gün 2014/1715 E 2016/2347 K sayılı kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; bu kez Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 30.05.2018 tarih ve 2017/1627-2018/578 E-K sayılı ilamında toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile 125.518,00 TL"nin 12/09/2011 tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hükmün, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ancak yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç görülmediğinden HMK"nın 353/1-b,2. maddesi gereğince düzelterek esas hakkında yeniden karar verilmek üzere Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 30/05/2018 tarih ve 2017/1627 E. ve 2018/578 K. sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile hesaplanan 247.169,37 TL tazminattan %25 oranında hatır indirimi yapıldıktan sonra bulunan 185.377,02 TL"den davalının yaptığı ödemenin güncellenerek mahsubundan sonra kalan 73.765,74 TL"nin 12/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, özellikle davacı aleyhine verilen ilk karardaki %25 hatır taşıması indirimine yönelik davacı tarafın istinaf başvurusu bulunmadığından aleyhine kesinleşen bu husus bozma nedeni yapılmamakla davacı vekilinin (3) nolu bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının ve davalı vekilinin (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı tarafından yapılan müracaat neticesinde davalı tarafından yapılan hesap sonucunda 74.482,00 TL işgöremezlik tazminatı dava açılmadan önce 13.09.2012 tarihinde davacıya ödenmiştir.
    Hükme esas alınan 27.03.2018 günlü aktüer raporu ile maluliyet oranı %27,2"ye göre 247.169,37 TL olarak hesaplanmıştır. Hesaplanan bu bedel üzerinden uygulanan %25 hatır indirimi sonrası sigorta şirketince yapılan ödemenin güncellenmiş hali ile mahsubu sonucu davacının zararının 73.365,00 TL olduğu belirlenmiştir.
    Davacı taraf, davadan önce davalı tarafından ödenen 74.482,00 TL"nin gerçek zararın altında olduğunu iddia ederek tazminat talebinde bulunmuş; davalı ise, davadan önce yapılan ödemenin yeterli olduğu savunmasında bulunmuştur. Taraf iddia ve savunmalarına göre, davacı tarafın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 111/2. maddesindeki yetersizlik iddiasında bulunduğu gözetilmek suretiyle tazminat hesabının yapılması gerektiği açıktır. Zarar sorumlusu davalı tarafından ödenen bedellerin ödeme tarihi itibariyle yeterli olup olmadığının belirlenmesi için; öncelikle, ödeme tarihindeki verilere göre tazminat hesabının yapılması ve hesaplanan bu bedel ile davalı tarafından ödenen bedel arasında fahiş fark olup olmadığının saptanması; fahiş fark tespitinin yapılması halinde, hesap tarihindeki verilere göre hesaplanacak tazminattan, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davadan önce davalının ödediği bedellerin yasal faiziyle güncellenmiş değerleri düşülerek sonuç tazminatın belirlenmesi gerekir.
    Mahkemenin hükme esas aldığı 27.03.2018 tarihli bilirkişi raporunda, anılan biçimde herhangi bir hesaplama yapılmamış; sadece, hesap tarihindeki verilere göre hesaplanan bedelden, davalı ödemelerinin güncel değerlerinin düşülmesiyle yetinilmiştir. Rapor bu yönden hükme esas almaya elverişli olmadığından, bu rapora göre karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Kabule göre,
    Cismani zarara dayalı tazminat davalarında, aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak raporda, eğer davacı davadan önce bir ödeme almış iseler, sigorta şirketi veya güvence hesabı tarafından yapılan ödemeyi iş göremezlik tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacı, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldığı paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmiş olacağından, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacıya yapılan sigorta ödemesinin, ödeme günü ile iş göremezlik tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan iş göremezlik zararından indirilmesi gerekir. Bütün bu hesaplamadan sonra eğer somut olayda BK 43"te düzenlenen hatır taşıması, BK 44. maddede düzenelenen müterafik kusurun varlığı söz konusu ise hesaplanan tazminatlardan en son müterafik kusur ve/veya hatır taşıması indiriminin yapılması gerekir.
    Somut olayda, davacı, araçta yolcu iken yaralanmış olup; davacıya davadan önce davalı tarafından ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Dosyada mevcut aktüer raporunda davacının iş göremezlik zararı 247.169,37 TL olarak hesaplanmıştır. Bölge adliye mahkemesince, hesaplanan 247.169,37 TL tazminat üzerinden, %25 hatır taşıması indirimi yapılmış; bakiye zararın 185.377,02 TL olduğu belirtilerek, davacıya davadan önce davalı tarafından yapılan ödemenin güncellenmiş değeri olarak toplam 111.611,28 TL tenzil edilerek 73.365,00 TL"nin tahsiline karar verilmiştir.
    Ancak Bölge adliye mahkemesinin yaptığı bu hesaplama yöntem ve sırası, yukarıda açıklandığı üzere Dairemizin yerleşik içtihatlarına uygun değildir.
    Bu halde Bölge adliye mahkemesince öncelikle hesaplanan zarardan davacıya davadan önce davalı tarafından yapılan ödemenin güncellenmiş değerinin düşülmesi, bundan sonra bulunan rakam üzerinden tazminatın belirlenmesi için hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken, hesaplamaya ilişkin sıralama hatası yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyize konu istinaf mahkeme kararının HMK 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, HMK 373/2. maddesi gereğince istinaf mahkemesinin kararının kaldırılarak anılan madde gereğince dosyanın kararı veren Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 01/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi