16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1640 Karar No: 2020/4451 Karar Tarihi: 29.09.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/1640 Esas 2020/4451 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar verdi. TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-2, 58/9, 63/1. maddeleri uyarınca temyiz başvurusu esastan reddedildi. Mahkeme, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığını, tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğini ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığını belirterek, sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediğini ifade etti. Mahkemenin kararında belirtilen kanun maddeleri şunlardır: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-2, 58/9, 63/1. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2020/1640 E. , 2020/4451 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-2, 58/9, 63/1. maddeleri gereğince mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Duruşma istemi içermeyen temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın örgütsel konumu ve faaliyetlerine göre temel cezadan daha fazla uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.