12. Ceza Dairesi 2013/7074 E. , 2014/8492 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52/2, 51/1-3, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet, erteleme.
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın üzerine atılı suçun, kanun düzenlemesinde hapis cezası yanında 5000 güne kadar adli para cezası ile de müeyyidelendirildiği, eylemi sabit görülen sanık hakkında adli para cezası tayin edilirken alt hadden çok az ayrılarak, 50 gün karşılığı adli para cezası belirlenmesi yerinde görülmüş, tebliğnamede bu yöndeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
2863 sayılı Kanunun, 11/10/2013 tarih, 28792 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan tespit ve tescil başlıklı 7. maddesinde korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve doğal sit alanlarının tespitinin Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinatörlüğünde yapılacağı ve bu tespitlerin koruma bölge kurulu kararı ile tescil edileceği, tescil kararlarının ilanı, tebliği ve tapu kütüğüne işlenmesi ile ilgili hususların yönetmelikle düzenleneceğinin öngörüldüğü, bu amaçla çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik ile sit kararlarının ilan şeklinin kaleme alındığı, 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde yapılan değişiklik ile sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazların tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanacağı ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı hükmünün getirildiği, ayrıca anılan Kanunun 3. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde “Tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının bu kanuna göre tebliğ veya ilan edilmiş olmasına rağmen yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile koruma bölge kurullarından izin alınmaksızın inşaî ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacağının öngörüldüğü, gerek 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan 7. maddesi ile anılan madde gereğince çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik hükümlerinin, gerekse 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile öngörülen tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanma ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulma zorunluğunun amacının, ilgili kurul kararlarından muhataplarını haberdar etmek olduğu,
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, suça konu taşınmazın tapuda sanığın eşi adına kayıtlı olduğu, tapu kaydının incelenmesi ile arazinin 1. derece doğal ve arkeolojik sit alanı içerisinde kaldığına dair 01.06.1990 tarihinde konulmuş şerhin bulunduğu, sanığın sit alanı ilan edilmiş bölgede yaşadığının gerek beyanı, gerekse MERNİS kayıtları ile sabit olduğu, bu nedenle sanığın suça konu hayvan barınağını yaptığı yerin sit alanı içerisinde kaldığını bildiğinin kabul edilmesi gerektiği, sanığın Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu"nun 13.12.1980 tarih ve A-2587 sayılı kararıyla 1. derece arkeolojik ve doğal sit alanı olarak tescil ve ilan edilen ve İzmir II numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 01.04.1992 tarih ve 2585 sayılı kararı ile 2. derece arkeolojik ve 1. derece doğal sit alanına dönüştürülen alanda yer alan, ... mahallesinde yer alan eşi adına kayıtlı 376 sayılı parsel üzerine, 211 metre kare alana kurulu, taş duvar ve tuğla ile örülü hayvan barınağını yaparak üzerine atılı suçu işlediğinin tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, 6498 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesinde öngörülen yaptırım miktarında sanık lehine herhangi bir değişiklik olmadığı anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verilmesi ve verilen cezanın ertelenmemesi gerektiğine ilişkin, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 08/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.