15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2273 Karar No: 2017/29053 Karar Tarihi: 25.12.2017
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/2273 Esas 2017/29053 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddiasıyla yapılan yargılama sonucunda, her türlü kuşkudan arınmış, kesin, somut, inandırıcı ve yeterli delil elde edilemediği gerekçesiyle her iki suçtan da beraat kararı vermiştir. Ancak, sanık ...'nun resmi belgede sahtecilik suçu yönünden mahkumiyetine hükmedilmiştir. Karar, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 204/1, 62, 53 ve CMUK 321.
15. Ceza Dairesi 2017/2273 E. , 2017/29053 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında; - Her iki suçtan beraat 2- Sanık ... hakkında; a- Nitelikli dolandırıcılık suçunda beraat, b- Resmi belgede sahtecilik suçundan; - TCK’nun 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık ...’un nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçları ile sanık ...’nun nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraatlerine dair hükümler katılan vekili tarafından, sanık ...’nun resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ... müdafi tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ...’nun suç tarihinde katılanla evli olan diğer sanık ... ile birlikte hareket ederek; katılanın, sanık ...’e borcu olmamasına karşın suça konu 10.000 TL bedelli senedi sahte olarak düzenleyerek katılan aleyhine icra takibi yaptığı bu şekilde sanıkların iştirak halinde nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia olunan olayda; 1- Katılan vekili tarafından yapılan temyiz talebinin incelenmesinde; Sanıkların savunmaları, katılan ve tanık beyanları, 25/05/2015 tarihli Adli Tıp Kurumu raporu ile dosya kapsamından mahkemece sanıkların üzerlerine atılı suçlar yönünden mahkumiyet hükmü kurmaya elverişli, her türlü kuşkudan arınmış, kesin, somut, inandırıcı ve yeterli delil elde edilemediği gerekçesiyle vermiş olduğu beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, sanıkların üzerlerine atılı suçlar yönünden mahkumiyet hükmü kurmaya elverişli, her türlü kuşkudan arınmış, kesin, somut, inandırıcı ve yeterli delil elde edilemediği gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sanıkların üzerilerine atılı suçların sübut bulduğuna yönelik temyiz itirazının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 2- O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ...’nun müdafi tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde; Katılan ile sanık ... arasındaki iş ilişkisi bulunması, yine katılanın oğlu olan ... ve temyiz dışı sanık ..."nin beyanları ve savunmaları ile dosya içersinde mevcut 25/05/2015 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre suça konu 10.000 TL bedelli bonodaki borçlu imzasının katılan ...’a ait olduğunun belirtilmesi karşısında; sanık ... hakkında üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçu yönünden beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 25/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.