18. Ceza Dairesi Esas No: 2016/8705 Karar No: 2016/15394 Karar Tarihi: 04.10.2016
Fuhuş - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/8705 Esas 2016/15394 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davanın sonucunda fuhuş suçuyla suçlu bulunan sanığa uzun süreli hapis cezası verilirken, hak yoksunluklarına hükmedilmemiştir. Ancak, hapis cezasının ertelenmesi sonrası sanığın denetim süresi içinde başka bir suç işlemesi nedeniyle açıklanan ikinci hükmün yanlış verildiği ve adli para cezası ile mahkumiyetine karar verildiği tespit edilmiştir. Bu sebeple, kararın açıklanan noktası \"1412 sayılı CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca aleyhe bozma yasağı gözetilerek sanığın adli para cezasına mahkumiyetine yönelik ibarelerin hükümden çıkartılması\" şeklinde düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri ise TCK'nın 53. maddesi (hak yoksunlukları hükümleri) ve CMK'nun 231/11. maddesi (denetimli serbestlik süresince kasıtlı suç işleme yasağı) ve 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi (aleyhe bozma yasağı) olarak belirtilmektedir.
18. Ceza Dairesi 2016/8705 E. , 2016/15394 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Fuhuş HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen fuhuş eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, hak yoksunluklarına hükmedilmemiş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin 1 ilâ 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde infaz evresinde re"sen uygulanması mümkün görüldüğünden bozma yapılamayacağı, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2014/8-71 esas, 2016/42 karar nolu ve 09.02.2016 tarihli kararında da benimsendiği üzere, hapis cezası ertelenmesine karar verilen ilk hükmün yalnız sanık müdafii tarafından temyiz edilip Özel Dairece lehe bozulmasından sonra, 1yıl 8 ay hapis cezası şeklindeki açıklanması geri bırakılan ikinci hükmün, sanığın, denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle CMK"nun 231/11. maddesi uyarınca açıklanması sırasında "cezayı aleyhe değiştirme" yasağı gözetilerek infazın ilk hükümdeki hapis cezanın ertelenmesi şeklinde yapılması gerektiği belirtilmeden sanığın ayrıca adli para cezası ile mahkûmiyetine karar verilmesi suretiyle, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesine muhalefet edilmesi, Kanuna aykırı, sanık ..."nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu husus, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası “1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca aleyhe bozma yasağı gözetilerek sanığın adli para cezasına mahkumiyetine yönelik ibarelerin hükümden çıkartılması” suretiyle, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/10/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.