Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/36904 Esas 2017/29050 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/36904
Karar No: 2017/29050
Karar Tarihi: 25.12.2017

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/36904 Esas 2017/29050 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanığın dolandırıcılık suçuyla mahkumiyetine hükmedildiği ancak bu kararın yanlış olduğu belirtilerek temyiz edildiği ve dosyanın incelenerek gereği düşünüldüğü belirtiliyor. Şikayetçiye telefon açarak kendisini savcı olarak tanıtan bir kişinin, hileli sözlerle şikayetçiyi kandırıp hesap numarasına para yatırdığı iddiasıyla sanık hakkında işlem yapıldığı belirtiliyor. Ancak dolandırıcılık suçunun niteliği ve kanun maddeleri dikkate alındığında, mahkeme kararının yanlış olduğu belirtilerek BOZULMASINA karar verildiği belirtiliyor. Dolandırıcılık suçunun TCK 158/1-L maddesi kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçu olarak kabul edilmesi gerektiği detaylı bir şekilde açıklanarak, ceza miktarı bakımından kazanılmış hakların saklı tutulmasına hükmedildiği belirtiliyor.
Kanun maddeleri:
- TCK 157/1
- TCK 62
- TCK 52/2-4
- TCK 51/1-3
- TCK 53/1
- TCK 158/1-L
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
- 326/son madde.
15. Ceza Dairesi         2017/36904 E.  ,  2017/29050 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1,62,52/2-4,51/1-3,53/1 maddeleri gereğince mahkûmiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    Şikayetçiye telefon açarak savcılıktan aradığını söyleyen bir kişinin, kendisine ... diye hitap etmesini istedikten sonra, şahsın hileli sözlerine inanan şikayetçinin gösterilen hesap numarasına 2.250,00 TL para yatırdığının iddia edildiği eylemin, TCK"nın 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi gereğince ceza miktarı bakımından kazanılmış hakların saklı tutulmasına, 25/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.