17. Hukuk Dairesi 2014/1504 E. , 2015/8128 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın 01/07/2007 tarihinde müvekkillerinin eşi ve annesi olan..."ın yolcu olarak bulunduğu araca çarpması nedeniyle ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00 TL defin masrafı, her bir davacı için ayrı ayrı 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan, davacı eş ... ve çocuk ... için ayrı ayrı 100.000,00 TL, diğer davacıların her biri için ayrı ayrı 75.000,00 TL manevi tazminatın ... şirketi dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini davacı ... için 53.316,35 TL’ye, davacı ... için 3.807,11 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı sürücünün kazada tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davacı ... ve ..."ın maddi zararları yargılama aşamasında davalı ... şirketi tarafından karşılanmış olduğundan bu davacıların maddi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacılar ...ve ...’ın maddi tazminat talebinin reddine, davacı ... için 10.000 TL, davacı ... için 7.000 TL, davacılar ...ve ... için ayrı ayrı 2.500 TL manevi tazminatın 01.07.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılar ...... ve ...’ten müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacılar ... ve ...’ın kaza tarihindeki yaşları itibarıyla ve destekten yoksun kaldıklarına dair başkaca delil bulunmaması nedeniyle destekten yoksun kalma taleplerinin reddedilmesinin doğru olmasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Dava, trafik kazası sonucu vefat nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkemece alınan 08.04.2013 tarihli aktüerya raporunda, davacılar ...ve ...’ın kaza tarihinde 18 yaşından büyük olması nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı alamayacağı, kaza tarihinde üniversite öğrencisi olan davacı ...’ın 3.807,11 TL, davacı eş ...’in 53.316,35 TL destekten yoksun kalma zararı olduğu bildirilmiştir.
Davacılar vekili, 15.05.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle tazminat raporuna göre fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak maddi tazminat talebini davacı ... için 53.316,35 TL’ye, davacı ... için 3.807,11 TL’yi yükseltmiştir. 17.06.2013 tarihli dilekçesiyle de davalılardan HDİ ... A.Ş. ile yapılan mutabakat sonucunda maddi tazminatın faizi, vekalet ücreti, yargılama gideri ile birlikte karşılıklı kararlaştırılan miktarlar üzerinden 13.06.2012 tarihinde ödendiği bildirmiş, ödemenin hangi davacı için ne miktarda olduğu hususunda bir bilgi vermemiş, ibraname veya feragatten bahsetmemiştir.
Bu halde mahkemece, davalı ... şirketinden hasar dosyası getirtilerek, davacılar ... ve ...’a yapılan destekten yoksun kalma tazminatı ödemesinin (faiz, vekalet ücreti ve yargılama gideri dışında) miktarı tespit edilip, 08.04.2013 tarihli tazminat raporunda bu davacılar için hesaplanan tazminattan mahsubu ile, ibraname veya feragate ilişkin belge var ise bu belgelerin içeriği de değerlendirilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken, davacı ... ve ..."ın maddi zararlarının yargılama aşamasında davalı ... şirketi tarafından karşılanmış olduğu gerekçesiyle bu davacıların maddi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi doğru olmamış, hükmün davacılar ... ve ... yararına bozulması gerekmiştir.
3)Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin...leşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, davalı tarafın tam kusurlu olması, davacıların vefat edene yakınlık dereceleri ve diğer hususlar gözetildiğinde tüm davacılar hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha ... manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarda çok düşük manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.