Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/24495 Esas 2015/8120 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/24495
Karar No: 2015/8120

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/24495 Esas 2015/8120 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/24495 E.  ,  2015/8120 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 2.6.2015 Salı günü davacı ..."a velayeten ... ve davalı ... vekili Av. ... geldi. Davalı ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı ..."a velayeten ... ile davalı ... vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı ...’in, boşanma protokolüne aykırı olarak dava konusu taşınmaz hissesini, davalı kardeşi ...’a satışına ilişkin tasarrufun iptali ile dava ... adına tescilini talep etmiştir.
    Davalı... vekili davanın reddini savunmuşlardır.
    Diğer davalı borçlu davayı kabul ettiğini bildirmiştir.
    Mahkemece, davacı alacağını önlemeye yönelik satış olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    Muvazaalı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarar verilmesi, onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğinde olduğundan, kural olarak danışıklı işlem (muvazaalı muamele) nedeniyle hakları zarara uğratılan üçüncü kişiler, tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Ancak, danışıklı işlem ile üçüncü kişilerin haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için onların, danışıklı işlemde bulunandan alacakları bulunmalı ve danışıklı işlem o alacağın ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış olmalıdır.
    Diğer yandan; zarara uğradıklarını ileri süren üçüncü kişilerin, danışıklı işlemde bulunduğu iddia edilen kişi hakkında tazminat davası açmış olmaları, bu davanın kabulü için tek başına yeterli olmadığından, danışıklı işlemde bulunanın, üçüncü kişilere borçlu olduğunun gerçekleşmesi ve borcunu ödememek için danışıklı hukuki işlem yapmış olması gerekir.
    Davacı, boşanma protokolü ile öngörülen şartların yerine getirilmediğini ve ödenmesi gereken paranın ödenmediğini belirterek işbu davayı açmış olmasına, davalı...’ın da kardeşi olan ...’in bu taşınmazı satarken boşanma protokolünün gereklerini yerine getirmediğini bilebilecek durumda olmasına nazaran davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddi isabetli değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 02/06/2015 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.