12. Ceza Dairesi Esas No: 2013/26249 Karar No: 2014/8469 Karar Tarihi: 07.04.2014
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/26249 Esas 2014/8469 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talebinde bulundu. Mahkeme tarafından davanın kısmen kabul edilmesine karar verildi ve davalı hazineden 47,70 TL maddi, 100 TL manevi tazminatın davacıya verilmesine hükmedildi. Davacı vekili ve davalı vekili, tazminata ilişkin hükümlerin kısmen kabul edilmesine ilişkin kararı temyiz etti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun kararı ile hüküm davalı hazine yönünden kesin nitelikte olsa da, davacının talep ettiği tazminat miktarı temyiz sınırının üzerinde olduğu için, dava dilekçesinde reddedilen kısmının da temyiz edilmesi gerektiği belirtildi. Mahkeme, toplanan deliller ve takdirine uygun olarak davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarını reddetti. Ancak, avukatlık asgari ücret tarifesi gereği davacı yararına ayrı nispi vekalet ücretine hükmedilmesi yerine maktu vekalet ücretinin altında kalacak şekilde karar verildiğinden, hükmün vekalet ücreti yönünden düzeltilmesine karar verildi. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 141
12. Ceza Dairesi 2013/26249 E. , 2014/8469 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 47,70 TL maddi, 100 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Her ne kadar hükümden önce, 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre, hüküm davalı hazine yönünden kesin nitelikte ise de, dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 26.02.2013 gün ve 2012/9-1384 esas, 2013/68 sayılı kararında da belirtildiği üzere, dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarının reddedilen bölümünün temyiz sınırının üzerinde olması ve hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmasının, davalı Hazine vekiline buna bağlı olarak hükmü temyiz etme hakkı vereceğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki davalı Hazine vekilinin temyiz talebinin reddine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Ceza Genel Kurulunun dairemizce de benimsenen 20.09.2005 gün, 2005/1-88 esas ve 2005/98 sayılı kararında belirtildiği üzere; davayı vekil ile takip eden davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/4. maddesi ve tarifenin üçüncü kısmı gereğince, ikinci kısmın ikinci bölümünün onuncu sırasındaki ücretten az olmamak üzere vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinde belirlenen maktu vekalet ücretinin altında kalacak şekilde, hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar için ayrı ayrı nispi vekalet ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün vekalet ücretine ilişkin 3. ve 4. bentleri hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "" Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre, "2.400"" TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.