17. Hukuk Dairesi 2014/24030 E. , 2015/8116 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 02.06.2015 Salı günü davacı ... vekili Av. ... ve davalı ... vekili Av.... geldiler. Davalılar ... ve ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı ve davalı ... vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Hükmüne uyulan bozma ilamında, dava konusu 929 sayılı parsel üzerindeki binanın 02.05.2007 tarihinde alacaklı davacı tarafından borçlu davalı ..."ya satıldığı, onun tarafından da 22.01.2010 tarihinde üçüncü kişi konumundaki davalı ..."a satıldığı, davacı tarafından 02.05.2007 tanzim tarihli bonolara dayanılarak davalılar ... ve ... aleyhine ... takibi yapıldığı, davacının dava dilekçesinde taşınmazı aslında davalı ..."e sattığını ancak .."in taşınmazı şirketinin ortağı ve yetkilisi görünen diğer borçlu davalı ... adına tescil ettirdiğini, daha sonrada birlikte ticaret yaptıkları ve tanıdığı olan davalı ..."a sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep ettiği, dosya içeriği ve kendi beyanına göre borçlu davalı ..."nın diğer borçlu davalı ..."in yanında ücretli olarak çalışan bir kişi olduğu, dava konusu taşınmazı satın alabilecek maddi durumunun bulunmadığı, taşınmazı davalı ..."in talimatı doğrultusunda davalı ..."a sattığı, üçüncü kişi olan davalı ..."in borçlu davalılar aleyhine ... takibi yaptığı dolayısıyla tasarruf tarihinden öncesine ait ticari ilişkilerinin olduğu, taşınmaz üzerinde bulunan ipotek bedelinin de tamamen ödenip ödenmediğinin yeterince araştırılmadığı, mahkemece borçlu davalılar arasındaki ilişkinin araştırılması, üçüncü kişi davalı ..."ın borçlu davalılar aleyhine yaptığı ... takipleri göz önüne alınarak aralarında daha önce başlayan ticari ilişki olup olmadığı ve bu nedenle borçluların mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilen veya bilmesi gereken kişilerden olup olamayacağının karar yerinde tartışılması ve bu konuda İİK.nın 280. maddesinin uygulama yeri olup olmadığının tartışılması ayrıca taşınmaz üzerinde bulunan ipotek bedelinin kim tarafından ödendiğinin araştırılarak ipotek bedelinin davalı ... tarafından ödenmediğinin anlaşılması halinde satış bedeline eklenmemesi gerektiğinin düşünülmesi, taşınmaz, davalı ... tarafından alacağına karşılık alınmış ise İİK.nın 279/2 maddesinin uygulama yeri olup olmadığının tartışılması ondan sonra toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda alacaklıya zarar verme kastı ile hareket edilmediği ve yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları üç grup altında ve İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır (İİK. m. 281). Bu yasal nedenle de davacı tarafından İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerden birine dayanılmış olsa dahi mahkeme bununla bağlı olmayıp diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebilir (Y.H.G.K. 25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı ilamı).
Somut olayda davalı ...’in borçlu ... ile ticari ilişkisinin bulunduğu ve borçlu aleyhine takip yaptığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşıldığından davalı ...’in, ticari ilişki içinde olduğu borçlu ...’ın alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle (İİK.md.280/1) davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 02/06/2015 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.