Dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık ..."nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1 ve 202/1 maddeleri gereğince 1 yıl hapis (iki kez) ve 200,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair İzmir 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/05/2006 tarihli ve 2004/1173 esas, 2006/331 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip infazı aşamasında, 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle hükümlünün hukuki durumunun yeniden değerlendirilerek, infazın durdurulup durdurulmayacağına dair bir karar verilmesi yönündeki infaz savcılığının talebinin reddine ilişkin aynı Mahkemenin 22/02/2017 tarihli ve aynı sayılı ek kararına yapılan itirazın kabulüne ilişkin İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 24/03/2017 tarihli ve 2017/367 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/10/2017 gün ve 94660652-105-35-4359-2017- Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/10/2017 gün ve 2017/57825 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile 5237 sayılı Kanun"un 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış ise de, 5237 sayılı Kanun"un 202. maddesinde düzenlenen mühürde sahtecilik suçunun uzlaşma kapsamında olmaması ve “uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suç ile birlikte işlenmesi halinde uzlaşma hükümleri uygulanmaz” şeklindeki 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesinde ki düzenleme karşısında, sanığın müşteki ..."a yönelik dolandırıcılık suçu ile birlikte mühürde sahtecilik suçunu işlediği anlaşıldığından, müsnet dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamı dışında olduğu gözetilmeden itirazın bu nedenle reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesindeki “uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümleri uygulanmaz” hükmü gereğince, uzlaştırma kapsamında olmayan sahtecilik suçuyla birlikte işlenen dolandırıcılık suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesinde düzenlenen uzlaştırma kapsamında kalmadığı gözetilmeden, itirazın bu nedenle reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.03.2017 tarih ve 2017/367 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 25.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.