19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/19777 Karar No: 2018/271 Karar Tarihi: 31.01.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19777 Esas 2018/271 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ticaret Mahkemesi tarafından yapılan itirazın iptali davasında, bakiye borcun tespiti için HMK'nın 297/2 maddesi ve menfi tespit davası için İİK'nın 72. maddesi göz önünde bulundurulmamıştır. Bu sebeplerden dolayı, kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Sonuç olarak, hükmün bozulması kararı verilmiştir. Kanun maddeleri HMK'nın 297/2 ve İİK'nın 72. maddeleridir.
19. Hukuk Dairesi 2016/19777 E. , 2018/271 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
1-6100 sayılı HMK."nın 297/2 (HUMK m. 388) maddesine göre; "Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." mahkemece "... 2. İcra (...2. İcra) Müdürlüğünün 2011/24217 Esas sayılı icra dosyasında takip sonrası dava öncesi yapılan tahsilatların takip tarihi itibariyle davalı bankaca yapılan ihtar, ihbar, takip açılış masrafları da dikkate alınarak tenzili ile davacının bakiye 1.657,97 TL borçlu bulunduğunun (takip sonrası yapılan masraflar icra müdürlüğünce infazda değerlendirilmek üzere) tespiti ile davanın reddine" şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Bu hali ile kurulan hüküm gerekçe tekrar edildiğinden HMK."nın 297"nci maddesi hükmüne aykırıdır. 2-Ayrıca, dava, İİK" nın 72. maddesine dayalı menfi tespit davasıdır. Bu durumda mahkemece, HUMK" nın 74. maddesi (HMK"nın 26. md.) hükmü de gözetilerek, taleple bağlılık kuralı çerçevesinde, davacının borçlu olmadığı miktar saptanarak menfi tespite hükmedilmesi gerekirken, davanın niteliği gözardı edilerek, borçlu olunmayan miktar belirtilmek yerine borçlu olunan miktar üzerinden olumlu tespit hükmü kurulması da usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ :Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde iadesine, 31/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.