15. Hukuk Dairesi 2018/296 E. , 2018/2748 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı-birleşen dosya davalısı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-birleşen dosya davalısı vekili Avukat ... ile davalı-birleşen dosya davacısı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl davada menfi tespit, birleşen dava ise alacağın tahsili istemiyle açılmış, mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davalı-birleşen dosya davacısı vekilince temyiz olunmuştur.
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ile davalı arasında 10.11.2008 tarihinde akdedilen cendere sözleşmesinin iyiniyet kurallarına aykırı olarak tarafların sözleşmeden doğan hak ve menfaatlerinin müvekkili aleyhine olduğunu, Türkiye"de iş şartlarına yabancı olan müvekkilinin sözleşmeyi yanlış bilgilendirme ve yönlendirme sonucu imza ettiğini, müvekkili haksız şekilde imzalanan sözleşme ile edimler arasındaki nispetsizlik nedeniyle sözleşmenin temelden çöktüğünü, bu sözleşmenin devamının dürüstlük kurallarına uygun olmadığını, hiçbir edim ifa etmeden işten kar payı alan davalı ile sözleşme ilişkisinin devam edemeyeceğini, davalının 13. İcra Dairesi"nin 2014/25754 Esas sayılı dosya ile icra takibi başlatmasıyla müvekkilinin sözleşmeyi devam ettirme imkânı kalmadığını, edimlerini yerine getirmeyen davalının kâr payı isteyemeyeceğini, sözleşmenin davalı tarafından feshedildiğini, muarazanın giderilmesini, icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile %20 kötüniyet tazminatının davalıdan alınmasını dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ise, davanın 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, uluslararası bir şirket olan davacı firmanın Türkiye"de iş yapmanın şartlarını iyi bildiğini, müvekkilinin davacıyı yönlendirme iradesini ifsad ettiği iddiasının dayanaksız olduğunu, sözleşme ile üstlendiği edimleri yerine getirdiği gibi, davacı şirketin enerji üretim işinde yeterli
bilgi ve deneyime sahip olduğunu ve dava konusu işe 10.000 USD yatırım yaptığını ve işten aylık 200.000 USD para kazandığını, Türk hukukunda ahde vefanın esas olduğundan davacının sözleşmenin iptâli isteme hakkının olmadığını, somut olay yönünden gabin ya da müzayaka halinden bahsedilemeyeceğini, müvekkilinin danışmanlığı sayesinde CNG sözleşmesi imza eden davacının ayda 200.000 USD kazandığı halde borçlarını ödemekten kaçındığını,... Belediyesine yazdığı bilgilendirme yazılarında ihale edilen işin alt yüklenici..... tarafından yerine getirildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yeterli olduğundan söz edilemez. Şöyle ki, mahkemece, keşif sonucu alınan 27.10.2015 tarihli raporu düzenleyen bilirkişilerden elektrik mühendisi .... ile makine mühendisi Cengiz Zer"in davalının yargılama aşamamasında 02.03.2015 tarihli talebiyle ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2015/449 D. iş sayılı dosyasında yaptırdığı tespit sonucu 27.03.2015 tarihli raporu düzenleyen bilirkişi ile aynı kişi olduğu ve farklı bir bilirkişiden rapor alınmadan hüküm kurulduğu anlaşılmış olup, bu haliyle raporun hükme esas alınması doğru olmamıştır.
Bu nedenlerle mahkemece yapılacak iş, önceki heyetlerde bulunmayan ve tespit raporunda da imzası olmayan bilirkişilerden kurulacak yeni bir heyet ile mahallinde keşif yapılmak suretiyle taraflar arasındaki sözleşmenin ilgili maddeleri de irdelenmek suretiyle iddia ve savunmalar değerlendirilip alınacak rapora itirazlar da karşılanarak ek rapor alınması ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesinden ibarettir.
Eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
Bozma sebebine göre diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafından temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 1.480,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı-birleşen dosya davacısından alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacı-birleşen dosya davalısına verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-birleşen dosya davalısına geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 28.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.