23. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3415 Karar No: 2016/4572 Karar Tarihi: 13.04.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/3415 Esas 2016/4572 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, yapı dekorasyon işiyle iştigal eden katılana adına kayıtlı olmayan cep telefonundan arayarak yaprak desenli taş satışı yapabileceğini söyleyerek kayrak taşı siparişi vermiş ve 705 TL karşılığında parayı tanıklardan alan ancak kayrak taşlarını katılana göndermeyen bir dolandırıcılık suçu işlemiştir. Benzer yöntemlerle başka dolandırıcılık suçları işlemiş olan sanığın cezası TCK'nın 157/1, 50, 52, 53/1 ve 58. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis ve 1095 gün karşılığı 32.850 TL adli para cezası olarak belirlenmiştir. TCK'nın 53/1. maddesi uyarınca 2015 yılında yayımlanan bir iptal kararı da gözetilmiştir.
23. Ceza Dairesi 2016/3415 E. , 2016/4572 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 50, 52, 53/1, 58. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis ve 1095 gün karşılığı 32.850 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yokluğunda hüküm kurulan sanığa usulüne uygun bir tebligat yapılmadan mahkumiyet hükmü kesinleştirildiğinden, sanığın eski hale getirme talebinin haklı olduğu ve temyiz başvurusunun öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede, Yapı dekorasyon işiyle iştigal eden katılanı adına kayıtlı olmayan cep telefonundan arayıp isminin ... olduğunu, ..."dan aradığını, yaprak desenli taş satışı yapabileceğini söyledikten 15 gün sonra adına kayıtlı olmayan başka bir cep telefondan katılanı arayarak isminin ... olduğunu söyleyip katılana 7 ton kayrak taşı siparişi veren, katılanı ilk aradığı numaradan aranması üzerine katılandan satmayı vaadettiği kayrak taşı için 705 TL"yi tanık ... Berberoğlu"nun hesabına gönderilmesi sağlayıp parayı tanıktan alan ve kayrak taşlarını katılana göndermeyen sanığın eylemlerinin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde isabetsizlik görülmemiştir. Sanığın benzer yöntemlerle bir çok dolandırıcılık suçunu işlemiş olması, kastının yoğunluğu, suçun işlenmesinde kullanılan vasıtalar, katılana yönelik hileli eylemin belli bir zaman aralığı bırakılarak birden fazla gerçekleştirilmiş olması ve hileli hareketlerin ticari hayatın kurallarına uygun olarak gerçekleştirildiğinden, kastının yoğunluğu da nazara alınarak sanık hakkındaki cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesinde isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen ve Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 13/04/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.