Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7263
Karar No: 2014/10654
Karar Tarihi: 17.12.2014

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/7263 Esas 2014/10654 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/7263 E.  ,  2014/10654 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... Yönetimi, 08.09.2008 havale tarihli dilekçe ile; Hazine ve ... Köy Tüzel Kişiliğini taraf göstererek dava dilekçesine ekli memleket haritası üzerinde işaretlenen taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek, orman sınırları içine alınarak orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, Orman Yönetiminin dava ettiği taşınmazlar hakkında kadastro tesbit tutanağı düzenlenmediği, kadastro dışı bırakıldıkları, tutanak düzenlenmeyen yerler hakkında kadastro mahkemesinde dava açılamayacağı gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 09/12/2009 gün ve 2009/12283-18317 sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [… Yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4/3. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosunda 6831 ve 3402 sayılı Kanun hükümleri iç içe ve birlikte uygulandığından orman sınırları dışında bırakılan taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanunun 26/4. maddesi gereğince henüz olumlu tesbit tutanağı ve haritası düzenlenmemiş olmakla birlikte orman olmadığı konusunda "olumsuz tutanak ve harita düzenlendiği" kabul edilip, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince kadastro mahkemesinin görevi (yetkisi) başlayacağı Çevre ve Orman Bakanlığının (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ya da Orman Genel Müdürlüğünün otuz günlük kısmî ilân süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açabileceği, açılacak bu davada yapılan kadastro işleminin özelliği ve açılacak davanın niteliği nedeniyle bu davada husumet Hazine veya taşınmazın içinde bulunduğu köy tüzelkişiliği ya da davaya konu taşınmaza zilyed olanlara yöneltilebileceği, kendilerine husumet yöneltilerek dava açılan özel ya da tüzel kişilerin gerçek hak sahibi olmadığı gerekçesiyle dava husumet yönünden red edilmeyip, kadastro mahkemesinin, dava dilekçesinde nitelikleri bildirilen taşınmazın tesbit tutanağının, malik hanesinin açık bırakılmak suretiyle düzenlenip, kanun ve yönetmelik hükümlerine göre mahkemeye göndermesini kadastro müdürlüğünden istemesi gerektiği, tesbit tutanağı düzenlenmeden keşif yapılması halinde, keşif sırasında belirlenecek hak sahiplerinin davaya katılması, bu arada tesbit tutanağının gönderilmesi halinde dava dosyası ile birleştirip 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri gereğince yargılamaya devamla, tesbit tutanağında yazılı hak sahiplerini de davaya katıp, husumet yaygınlaştırılarak taraf oluşturulduktan sonra 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince tarafların gösterecekleri deliller ile mahkemece re"sen lüzum görülen diğer deliller de toplanıp dava konusu taşınmaz veya taşınmazların gerçek hak sahibi adına tesciline karar verilmesi gerekir.] denilmiş; mahkemece bozma kararına uyulmuştur.
    Davaya konu yer hakkında 102 ada 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82 ve 83, 103 ada 3, 4, 5, 6, 7, 34 ve 35 parsel numarası verilerek ve kadastro mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılıp kadastro tesbit tutanağı düzenlenerek 3402 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince mahkemeye gönderilmiş, zilyetleri davaya dahil edilerek davaya devam edildikten sonra; mahkemece, davanın kabulüne çekişmeli taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14/05/2013 tarih ve 2013/448 - 5577 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, 1951 tarihli memleket haritasının elde edildiği hava fotoğrafları ile 1984 tarihli hava fotoğrafından elde edilen memleket haritası ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, hava fotoğrafları ve memleket haritaları, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3/3/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
    Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davalılar yanında, murisler yönünden de tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.” denilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile; dava konusu olan 102 ada 78, 79, 80, 81, 82 ve 83, 103 ada 3, 4 ve 7 parsel sayılı dahili davalılar adına tespiti yapılan taşınmazların kadastro tespitinin iptali ile, bu taşınmazların orman vasfı ile aynı ada ve parsel numarası ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
    102 ada 74 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 10211,52 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 15178,62 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline,
    Dava konusu olan 102 ada 75 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 6822,10 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 4174,24 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline
    Dava konusu olan 102 ada 76 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 30696,80 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 2559,46 m2"lik kısmın ve (C) harfi ile gösterilen 3748,31 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline,
    Dava konusu olan 102 ada 77 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 3061,55 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 6516,09 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline,
    Dava konusu olan 103 ada 5 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 832,07 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 9425,76 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline,
    Dava konusu olan 103 ada 6 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 1532,47 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 1510,82 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline,
    Dava konusu olan 103 ada 34 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 12212,64 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 2188,84 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline,
    Dava konusu olan 103 ada 35 parsel nolu malik hanesi boş bırakılan tarla vasfı ile tespiti yapılan taşınmaza ilişkin olarak; (A) harfi ile gösterilen 16451,73 m2"lik kısmın kadastro tespitinin iptali ile, bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 5668,79 m2"lik kısmın tarla vasfı ile ... adına tespit ve tesciline,
    Her ne kadar ... İli, ... İlçesi, ... Köyü 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bu dosyanın evveliyatı olan 2008/112 sayılı dosyasında davalı olduğu belirtilerek kadastro tutanak aslı mahkememize gönderilmiş ise de, esasen bu taşınmazla ilgili dava bulunmayıp, bitişik parsellerin davalı olması, kadastro tutanak aslının sehven istenmiş ve gönderilmiş olması nedeniyle başka dosyalarda davalı bulunmaması halinde olağan yollardan askı ilân süresi bitiş tarihi itibariyle kesinleştirme işlemlerinin ... Tapu Sicil Müdürlüğünce yapılmasına, dosyada mevcut ... Köyü 102 ada 1, 103 ada 1 ve 2 ile 108 ada 1 sayılı parsellerin tutanak asıllarının dosyalarına konulmak üzere Tapu Müdürlüğünde gönderilmesine,
    karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılıp 07.08.2008 - 08.09.2008 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 17/12/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi