1. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/18313 Karar No: 2013/16395
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/18313 Esas 2013/16395 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar A. ve H. kayıt ve mülkiyetlerinden kaynaklanmayan hakları olmaksızın taşınmaz üzerinde yapılan yapılar nedeniyle davalılar A. ve H. bakımından elatmanın önlenmesi ve yıkım istekli davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, hükümde taşkın olduğu belirtilen yapıların hangi davalıya ait olduğu belirtilmeksizin infazda tereddüte yol açacak biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Ayrıca, dahili dava diye bir müessese bulunmadığı ve Cemal hakkında açılan dava feragat nedeniyle reddedilmiş olduğundan, Talat ve Veysel hakkında hüküm kurulması da doğru değildir. Bu nedenlerle hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise sırasıyla şunlardır: 6100 sayılı HMK'nın 311. (1086 sayılı HUMK'nun 95.) maddesi ve 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi.
Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin kabulüne;ecrimisil isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davalılardan A. ve H. ile dahili davalılardan T. ve V. tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .raporu okundu,açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin kabulüne;ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya içeriği ile çekişme konusu 105 ada 13 parsel sayılı taşınmaz da davacının 6/42 oranında paydaş olduğu, davalılar A.ile H."nın kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakları olmaksızın taşınmaz üzerine yapılanmak suretiyle haklı ve geçerli bir neden olmaksızın müdahale ettikleri saptanarak davalılar A.ve H. bakımından elatmanın önlenmesi ve yıkım istekli davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalılar A. ve H."nın bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir,Reddine. Davalılar A.ve H."nın öteki temyiz itirazları ile diğer davalıların temyizlerine gelince; Mahkemece fen bilirkişi rapor ve krokisinde çekişmeli taşınmazın zemininde A harfi ile gösterilen 70.099 m2 lik kısma taşkın ev, B harfi ile gösterilen 16 m2 lik kısma garaj, C harfi ile gösterilen 94 m2 lik kısma ev ve D harfi gösterilen 11 m2 lik kısma taşkın ahır ve tuvalet yapıldığı tespit edilmiş ve bunların yıkılmasına karar verilmiş ise de bu yapıların ayrı ayrı davalılardan kime ait olduğu keşfen belirlenmemiştir. Öte yandan, dava A., H. ve C. aleyhine açılmış olup davacı bozmadan önceki 02.12.2009 tarihli oturumda davalı C."in dava tarihinden önce öldüğünü bildirip davasından vazgeçmiştir. 6100 sayılı HMK. nun 311. (1086 sayılı HUMK. nun 95.) maddesi hükmüne göre davadan feragat kesin hükmün sonuçlarını doğurur.Uygulamada feragat yerine vazgeçme ifadesi de sıkça kullanılır.Nitekim bozmadan önceki 02.02.2011 tarih 2009/162 E. ve 2011/59 K. sayılı karar ile Cemal hakkında açılan dava feragat nedeniyle reddedilmiş olup bu karar davacı tarafından temyiz edilmediğinden bu husus kesinleşmiştir. Hal böyle olunca; Cemal mirasçılarının ve mirasçı olmadığı halde başka kişilerin davaya dahil edilerek haklarında usulune uygun açılmış bir dava olmadığı, kaldıki usul hukukunda "dahili dava" diye bir müessese bulunmadığı halde Talat ve Veysel hakkında hüküm kurulmuş olması doğru olmadığı gibi fen bilirkişisi rapor ve krokisinde taşkın olduğu belirtilen yapıların hangi davalıya ait olduğu belirtilmeksizin infazda tereddüte yol açacak biçimde hüküm kurulması da isabetsizdir. Davalıların bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlere hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.