Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/5795 Esas 2019/3101 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5795
Karar No: 2019/3101
Karar Tarihi: 27.02.2019

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/5795 Esas 2019/3101 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2018/5795 E.  ,  2019/3101 K.

    "İçtihat Metni"

    ......

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından başlatılan işçilik alacaklarına dayalı ilamlı takipte borçlu vekilinin, brüt olarak hükmedilen alacakların nete çevrilmeden takibe konulduğu ve faiz başlangıç tarihlerinin belirtilmediği şikayetleri ile icra emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece, dayanak ilamda takibe konu alacaklara brüt olarak hükmedildiği, hüküm fıkrasının yorum yolu ile değiştirilemeyeceğinden bahisle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
    193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu"nun 94, 61, 103 ve 104. maddeleri gereğince, ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin, ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğu borçlu işverene aittir. Bir başka deyişle alacaklı, ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabilir. Ancak ilamın hüküm kısmında açıkça net alacağa hükmedildiği belirtilmemiş ise bu halde de brüt miktara hükmedildiğinin kabulü gerekir.
    Somut olayda, takibe dayanak ....... 2015/231 E. - 2016/259 K. sayılı ilamında hüküm altına alınan alacakların brüt ya da net olduğu hususunda açıklama bulunmadığı, takibin ilamdaki miktarlar üzerinden başlatıldığı, gerekli yasal kesintiler yapılarak kalan net miktarlar üzerinden asıl alacak ve faiz talebinde bulunulmadığı, aldırılan 28/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda brüt alacak kalemleri üzerinden takip başlatılmasının usulüne uygun olduğu yönünde yanılgılı değerlendirmede bulunulduğu ve mahkemece anılan rapor esas alınarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
    O halde mahkemece, yukarıda belirlenen esaslar çerçevesinde dosyanın bilirkişiye tevdii ile Yargıtay denetimine elverişli şekilde rapor aldırılarak net alacak kalemleri tespit ettirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    ........

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.