Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/3637 Esas 2012/6541 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3637
Karar No: 2012/6541
Karar Tarihi: 25.04.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/3637 Esas 2012/6541 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İcra Mahkemesi tarafından verilen kararın temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede, itirazın kaldırılması ve takibin devamına ilişkin kararın davalı vekiline usulüne uygun yapılmadığı ortaya çıkmıştır. Tebligatın yapıldığı adresin vekilin ikamet adresi olduğuna dair beyan bulunmaması ve vekilin adreste bulunmama sebebinin tebligat belgesine yazılmaması nedeniyle tebligatın usulsüz olduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle, mahkemenin dava dilekçesinin davalı vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesinden sonra işin esası hakkında bir karar vermesi gerektiği, savunma hakkının kısıtlanmasının yanlış olduğu belirtilmiştir. Sonuç olarak, temyiz itirazlarının kabul edilmesine ve hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, kararda 6100 sayılı HMK'nın 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. maddesi ve HUMK'nın 428. maddesi uyarınca hükmün bozulduğu belirtilmiştir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2012/3637 E.  ,  2012/6541 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması

    İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, itirazın kaldırılması, takibin devamına ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından yasada belirtilen sürede temyiz edilmemiş ise de, karar tebliğinin davalı vekiline usulüne uygun yapılmaması nedeniyle, temyiz isteğinin süresinde yapıldığının kabulü ile dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü.
    Davalı aleyhine yapılan icra takibine, davalı vekili Avukat ..."ın 04.07.2011 günlü yetki belgesi ile yetkili kıldığı, Av.... tarafından itiraz edilmiştir. Mahkemece, dava dilekçesinin borca itiraz eden vekile tebliğ edilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Ancak tebligat, davalı vekilinin Baro"da kayıtlı olduğu işyeri adresine ya da davalı şirketin hukuk bürosu adresine değil, temyiz dilekçesinde belirtildiği üzere vekilin ikamet adresinde, Tebligat Yasasının 21. maddesine göre yapılmıştır. Yapılan tebligatta, davalı vekilinin adreste bulunmama sebebi görevli tebliğ memurunca araştırılmamış ve adreste bulunmama sebebi tebligat belgesine yazılmamıştır. Ayrıca tebligatın, davalı vekilinin adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğuna dair de herhangi bir beyan bulunmamaktadır. Bu durumda iş bu tebligatın, davalı vekiline usulüne uygun olarak yapıldığı kabul edilemeyeceğinden davada taraf teşkilinin sağlandığından da söz edilemez. Mahkemece, dava dilekçesinin davalı vekiline usulüne uygun şekilde, tebliğ edilmesinden sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Karar bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.Başkan

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.