3. Hukuk Dairesi 2015/17619 E. , 2016/212 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
VEK.AV. ...
VEK.AV. ...
Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafından Şubat 2003 yılına ait ... tahakkuklarının davalı bankaya 496,37 TL yatırılmış olmasına rağmen, davalı bankaca tahsil fişinin aynı gün (24.02.2003) iptal edildiğini, bu işlemin neye istinaden yapıldığına dair davalı tarafın açıklama yapmadığını, iptal edilen tutarında iade edilmediğini, daha sonra mağduriyetin giderilmesi için ...’ya olan borcun davalı tarafça yatırılması istendiği, davalı taraftan olumsuz cevap alındığını, davacının söz konusu borç için 15.02.2013 tarihinde ...’ya 2.751,78 TL ödeme yaptığını, davalının bu miktar yönünden sebepsiz zenginleştiği, ...Müdürlüğü tarafından başlatılan 2013/1363 sayılı takibe davalının itiraz ettiğini, itirazın iptaline, takibin devamına ve %40"dan aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın 1 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığı, 24.02.2003 tarih 6831 nolu 496,37 TL tahsilatın davacı sendika çalışanı ...’nin sözlü talimatıyla iptal edildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; iptal edilen makbuz bedelinin sendika temsilcisi yedinde kaldığının kabul edilmesi gerektiği, iptale ilişkin olarak davalı banka tarafından 23.11.2011 tarihinde davacıya bildirim yapıldığı, 28.12.2011 tarihinde bu evrakların fotokopilerinin sendika temsilcisi ..."ye teslim edildiği, davacının, davaya konu... takibini 18.02.2013 tarihinde başlattığına göre alacağın doğduğu tarihte yürürlükte bulunan 818 Sayılı Yasanın 66.maddesine göre bir yıllık zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir.
Temyize konu uyuşmazlık; davacının talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.
Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olması gerekir.
Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir.
Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır.
Borçlar Kanununun 66. maddesinde sebepsiz zenginleşme davası için biri bir yıllık kısa, sübjektif ve nispi, diğeri on yıllık uzun, objektif ve mutlak olmak üzere iki ayrı zamanaşımı süresi öngörülmüştür. Bu süre, hak sahibi davacının, zenginleşmeyi geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
Zamanaşımının başlangıç tarihi; kamu kurumlarında dava açılmasına emir vermeye yetkili makamın öğrenme gününden itibaren işlemeye başlar (H.G.K. 25.06.2003 tarih ve 2003/4–422 E, 2003/439 K.).
Somut olayda; ...’nun 28.12.2011 tarihli yazısı üzerinde bulunan el yazısı ile düşülen notta söz konusu yazışmaların fotokopisinin talep üzerine davacı sendikanın görevlisi ...’ye 11.04.2012’de teslim edildiği ve Sendika Genel Başkanlığının davacı şubeye 23.01.2103 tarihinde hukuki sürecin başlatılması için yazı gönderdiği anlaşılmaktadır.
Buna göre, mahkemece; dava açılmasına emir vermeye yetkili makamın öğrenme günü olan 23.01.2013 tarihinden zamanaşımı süresinin hesaplanması gerektiği, bu tarihten itibaren zamanaşımı süresi dolmadan davanın açıldığı gözetilerek, ayrıca davacı sendika çalışanı ...’ye iptale ilişkin evrak fotokopilerinin 11.04.2012 tarihinde teslim edildiği görülmekle bu süre yönünden de 1 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde icra takibinin başlatıldığı, bu kapsamda uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebep ve şekline göre tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.