Hakaret - tehdit - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/1507 Esas 2016/15153 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1507
Karar No: 2016/15153
Karar Tarihi: 28.09.2016

Hakaret - tehdit - yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/1507 Esas 2016/15153 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hakaret, tehdit ve kasten yaralama suçlarından mahkum edilmiştir. Yargıtay incelemesinde, yaralama suçu için verilen cezanın niteliği ve niceliği nedeniyle temyiz edilemez olduğu kararı verilmiştir. Ancak, hakaret ve tehdit suçlarına ilişkin olarak temyiz talebi reddedilerek, mahkeme kararının gerekçeli ve açık olması gerektiği vurgulanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 34/1 ve 1412 sayılı CMUK'nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının gerekçeli olması ve delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği belirtilmiştir. Hükümde atıf yapılarak gerekçesiz hüküm kurulmasının CMUK'nın 308/7. maddesinde kesin hukuka aykırılık haline geldiği için, hüküm bozulmuştur. Kanuna aykırı olmadığı belirtilen sanık temyiz nedenleriyle birlikte dosya esas/hüküm mahkemesine gönderilmiştir. Kanunlar: 5320 sayılı Kanunun 8/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. ve 308/7. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nın 34/1.
18. Ceza Dairesi         2016/1507 E.  ,  2016/15153 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hakaret, tehdit, yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A- Sanık hakkında kasten yaralama suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu,
    Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    B- Hakaret ve tehdit suçlarına yönelik temyiz talebine gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasa"sının 141, 5271 sayılı CMK’nın 34/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK’nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtayın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ve ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiilinin ve bunların nitelendirilmesinin belirtilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği, hükmün CMK’nın 230. maddesine uygun şekilde gerekçe içermemesinin CMUK’nın 308/7. maddesinde kesin hukuka aykırılık hali olarak düzenlendiği gözetilmeden, önceki hükme atıf yapılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/09/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.