Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/5115
Karar No: 2011/2437
Karar Tarihi: 25.04.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/5115 Esas 2011/2437 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/5115 E.  ,  2011/2437 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Sivas 2.Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.05.2010 gün ve 338/644 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı, dava dilekçesinde; kendi zilyet ve tasarrufu altında bulunan 115 ada 19 sayılı parselin çayır niteliğiyle ... adına tespit ve tescil edildiğini belirterek anılan parselin tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, taşınmazın daha önce kadastro tespitleri sırasında ...adına tespit edildiğini, ... tarafından Sivas 1.Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan dava ile hükmen ... adına tescil edildiğini, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, “uzun yıllar üzerinde tarım arazisinin yapılmadığını ve çayır niteliğinde bulunduğunu” gerekçe göstermek suretiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddeleri gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmişse de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu 115 ada 19 sayılı parsel 08.10.2005 tarihinde yapılan kadastro tespiti sırasında Erdal Hilal tarafından çayır olarak kullanıldığı gerekçesiyle .. adına tespit ve tescil edilmiş, Hazinenin kadastro tespitine karşı açtığı itiraz davası Sivas Kadastro Mahkemesinin 2006/25 Esas ve 2006/150 Karar sayılı kararıyla 3402 sayılı Kadastro Kanununun 28/2.maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına ve tespit gibi tesciline karar verilmiştir. Bu karar 28.05.2006 tarihinde kesinleşmiştir. ... vekili daha sonra taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu gerekçesiyle Sivas 1.Sulh Hukuk Mahkemesine 24.11.2006 tarihinde açtığı davada tespit maliki Erdal Hilal’in dava konusu yerin kendisine ait olmadığını bildirmesi ve davayı kabul etmesi nedeniyle, Sivas 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 25.12.2006 tarih 2006/1411 Esas ve 2006/1452 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş,anılan hükmün 02.02.2007 tarihinde kesinleşmesiyle ... adına tapu kaydı oluşmuştur. Daha sonra davacı ... 115 ada 19 sayılı parselin çayır niteliğiyle kendisi tarafından kullanıldığını, zilyet ve tasarrufunda bulunduğunu belirterek eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmazın çayır niteliğinde olup olmadığı ve davacı tarafından otunu biçmek suretiyle taşınmazdan yararlanıp yararlanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Mahkemece, 12.06.2008 tarihli yargılama oturumu ara kararıyla taraflara delillerini bildirmeleri için bir sonraki duruşma gününe kadar süre tanınmış, ancak sürenin kesin süre olduğu konusunda bir uyarı ve hatırlatma yapılmamıştır. Bu konuda başka bir süre de verilmediği görülmüştür. 28.07.2009 günlü yargılama oturumunda ise; keşif günü belirlenmiş, ara kararının 2 nolu bendiyle de mahalli bilirkişiler, tutanak bilirkişileri ve davacı tanıkları adına keşif gününü bildirir davetiye çıkartılmasına ve masrafın davacıdan alınmasına karar verilmiştir. Görüldüğü gibi, taraflara delillerini bildirmesi için verilmiş bir kesin süre olmadığı gibi, taraflar tarafından dosyaya sunulmuş herhangi bir delil listesi de bulunmamıştır. Uygulama gereğince mahalli bilirkişiler genellikle mahkemece, Kaymakamlık aracılığıyla belirlenmekte veya keşif mahallinde hazır bulunanlar arasında yerel bilirkişi konusunda taraflar anlaşamadığı takdirde mahkemece re’sen seçilip dinlenmektedirler. Listesi bulunmayan tanıkların davetiyeyle keşif yerine çağırılmaları uygun olmadığına göre kadastro bilirkişilerinin kendiliğinden çağırılıp dinlenmesi de usule aykırıdır. Hukuk davalarında hakim iki tarafın iddia ve savunmasıyla ve sunduğu delillerle bağlıdır. Kendiliğinden tanık ve tutanak bilirkişisi dinlenilmesi yoluna gidilemez. Zilyetlik maddi olaylardan olup 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14/1 fıkrası uyarınca yerel bilirkişi ve tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Bu nedenle öncelikle tarafların tanıklarını ve varsa diğer delillerini bildirmeleri için HUMK.nun 163.maddesine uygun olarak kesin süreyi içerir biçimde taraflara süre ve imkan tanınması, dinlenecek yerel bilirkişilerin mahkemece, kendiliğinden kaymakamlık aracılığıyla belirlenmesine çalışılması, yerel bilirkişi ve tanıkların HUMK.nun 258.maddesi uyarınca davetiyeyle keşif yerine çağırılmaları, aynı Kanunun 259.maddesi gereğince uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle keşif yerinde dinlenmeleri gerekmektedir.
    Keşifte dinlenen uzman bilirkişi ziraat mühendisi rapor ve ek raporunda taşınmazın tarım arazisi olmadığını, ancak çayır niteliğinde bulunduğunu vurgulamıştır. Davacı da çayır olarak yararlandığını bildirmiştir. Kural olarak biçenek olarak kullanılan taşınmazların kazanmayı sağlayan zilyetlikle edinilmeleri mümkündür. Bu durum karşısında dava konusu çayırın kimden, hangi biçimde satış, bağış veya miras yoluyla ya da paylaşım sonucu davacıya düşüp düşmediğinin yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, taşınmazın davacı tarafından biçenek olarak kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi, dava konusu parsele komşu ve ... tarafından bu parsellere karşı dava açıldığı anlaşılan 115 ada 30, 33, 36, 38 ve 39 sayılı parsellere ait dava dosyalarının ilgili mahkemelerden getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde tutulması, 115 ada 19 sayılı parsele ait kadastro sonucu oluşan tapu kaydının Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilerek dosyaya eklenmesi gerekir.
    Bundan ayrı, davacının belgesizden taşınmaz edinip edinmediğinin Kadastro ve Tapu Sicil Müdürlüğünden, zilyetliğe dayalı tescil davaları açıp açmadığının o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulması, belgesizden edinilen taşınmazlara ait kadastro tutanakları ile tapu kayıtlarının Tapu Sicil Müdürlüğünden, zilyetliğe dayalı olarak açılan tescil davalarına ilişkin dosyaların bulundukları mahkemelerden getirtilerek 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesindeki miktar sınırlamaları yönünden göz önünde tutulması, ondan sonra toplanan tüm deliller ve komşu parsellere ait dosyalar birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm kurulmuş bulunması doğru değildir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 25.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi