Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/8132 Esas 2013/14177 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8132
Karar No: 2013/14177
Karar Tarihi: 28.5.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/8132 Esas 2013/14177 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi         2013/8132 E.  ,  2013/14177 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR
    Davacı; davalı bankadan konut kredisi kullandığını belirterek, kendisinden tahsil edilen toplam 9.038 TL’nin davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı; davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne 6.746.46 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1- Davacı eldeki dava ile, davalı banka ile imzaladığı kredi sözleşmesi nedeni ile kendisinden farklı isimler altında tahsil edilen bedellerin iadesini istemekte olup, dairemizin yerleşik içtihatlarında da vurgulandığı üzere, davalı bankanın tacir olup, yaptığı masrafları tüketiciden isteme hakkı bulunduğu anlaşılmakta ise de, somut uyuşmazlığın tüketici hukukundan kaynaklandığı da gözetildiğinde, bankanın ancak davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli dosya masraflarını tüketiciden isteyebileceğinin kabulü gerekir. Aynı doğrultuda sabit taksitli ve sabit faiz oranlı konut finansman kredilerinde, faiz oranlarındaki düşüş nedeniyle aynı bankadan olmak kaydı ile yeni faiz oranları üzerinden ödeme miktarları ve tarihlerinin yeniden yapılandırılmasına dair işlemin ise yasal mevzuat kapsamında erken ödeme niteliğinde bulunmayıp bu tür durumlarda da, tüketicilerden yapılandırma ücreti veya komisyon adı altında yapılan tahsilatlarda da hukuka
    uygunluk bulunmamaktadır. Davalı yargılama sırasında alınan ücretlerin taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine ve hukuka uygun olduğunu savunmuş, dava konusu bedelden 1,941 TL’yi ise davacıya ödediğini bildirmiştir. Davalının savunması ödeme defi niteliğinde olup, borcu söndüren sebeplerdendir ve davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkündür. Buna göre; mahkemece, konusunda uzman yeni bir bilirkişi ya da heyetinden, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında ve kredinin kullanılması için zorunlu ve belgeli masrafların neler olduğunun tespiti noktasında rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, BOZMA nedenidir.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.