9. Ceza Dairesi Esas No: 2020/659 Karar No: 2020/2099 Karar Tarihi: 17.11.2020
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/659 Esas 2020/2099 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, görevi kötüye kullanma suçundan yargılanan sanıkların dosyasını inceledikten sonra, bilirkişi raporunun ilgili mahkemeye teslim tarihinin hatalı yazılması nedeniyle suç tarihini düzeltilebileceğine karar verdi. Ancak, suç tarihi ile hüküm tarihi arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından, sanıklar hakkında düşme kararı verilmesi gerektiği tespit edildi. Bu nedenle, mahkeme sanıklar hakkında düşme kararı verdi. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şöyle: İlgili suç, 765 sayılı TCK'nın 240. maddesinde tanımlanmıştır. Suçun cezası, aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen yedi yıl altı aydır ve ilaveli dava zamanaşımı süresine tabidir. Kararın BOZULMASINA karar verilmiştir fakat bu yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE hükmedilmiştir.
9. Ceza Dairesi 2020/659 E. , 2020/2099 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Görevi kötüye kullanma Hüküm : Beraat (ayrı ayrı)
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya kapsamındaki belgelerden sanıklar tarafından gerçeğe aykırı düzenlendiği iddia edilen bilirkişi raporunun İstanbul 4. İdare Mahkemesine teslim tarihinin alınan hakim havalesine göre 09.02.2005 olması nedeniyle suç tarihinin 09.02.2005 tarihi yerine gerekçeli kararda 17.02.2009 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Sanıkların eylemlerinin suç tarihi itibarıyla lehe olan 765 sayılı TCK"nın 240. maddesinde tanımlanan görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, atılı suçun cezasının üst sınırına göre aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen yedi yıl altı aylık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, suç tarihi olan 09.02.2005 ile hüküm tarihi arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından, sanıklar hakkında düşme kararları verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, katılan hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 17.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.