9. Hukuk Dairesi 2013/16162 E. , 2014/785 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, davacılar tarafından davalıya ödenen toplam 71.695.00 TL"nin şimdilik 10.000.00 TL"sinin ödeme tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacılardan ... Organizasyon Ltd. Şti. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Yerel Mahkemece, davacı vekilinin temyiz dilekçesi üzerine temyiz harç ve masraflarının tamamlanması için gönderilen muhtırada belirtilen 7 günlük kesin süre içinde temyiz harç ve masraflarının tememlanmadığı gerekçesi ile 12/01/2011 tarihli ek karar ile davacı vekilinin temyiz isteğinin reddine ve yerel Mahkeme kararının temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nun 16.07.1981 tarih 2494 sayılı Kanun ile değişik 434/3. maddesi ve anılan maddeye paralel düzenleme getiren Hukuk Ve Ticaret Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliğinin 34 ve 53. maddelerinde; “Temyiz dilekçesi mahkemece alındıktan sonra, temyiz harç ve giderlerinin eksik ödendiği anlaşıldığı takdirde, kararı veren hakim veya mahkeme başkanı tarafından 7 günlük kesin süre içerisinde tamamlanması aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususunun temyiz edene yazılı olarak bildirilmesi” öngörülmüştür.
Buna göre, eksik harç ve giderlerin tamamlanması istemiyle düzenlenen muhtırada yapılması gerekli işlemin ne olduğunun açıkça ve ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak şekilde gösterilmesi; buna yönelik olarak ikmal edilecek harç veya giderin miktarının; yatırılma mercii ve süresinin; yedi günlük sürenin kesin olduğu hususunun ve bunların yapılmamasının sonuçlarının net bir şekilde anlatılması gerekir. Aksi halde, eksik içerikli bildirimin, hukuken geçerli olduğunun kabul edilmesi mümkün olmadığı gibi; usulüne aykırı ve geçersiz belgelerin hak kaybına yol açacak şekilde sonuç doğurması da kabul edilemez.
Anılan kanun hükmüne uygun bulunmayan muhtıra, gerekleri kanuni süre içinde yerine getirilmiş olmasa dahi, bu muhtıraya dayalı olarak davalının temyizden vazgeçmiş sayıldığının kabulüne imkan bulunmamaktadır.
Nitekim, bu hususlar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.06.1968 gün 1968/9-483 E., 1968/476 K.; 01.10.1969 gün 1969/2-417 E., 1969/719 K.; 19.02.1997 gün 1996/2-897 E., 1997/86 K.; 13.04.2005 gün 2005/12-237 E., 2005/248 K.; 30.11.2005 gün 2005/5-634 E., 2005/680 K.; 09.05.2007 gün 2007/12-178 E., 2007/249 K. ve 22.07.2009 gün 2009/18-348 E., 2009/398 K. sayılı ilamlarında da açıkça vurgulanmış ve doktrinde de aynı görüş benimsenmiştir (B. Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Bası, Cilt 5, Sayfa 4587 vd).
Somut olayda, Yerel Mahkemece, davacı şirket vekiline gönderilen muhtırada ikmal edilecek harç ve giderin yatırılacağı merciin bildirilmesi yerine "dosyamıza yatırılması" şeklinde kullanılan ifade tarzının "harç ve masrafı alacak merci açısından ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak açıklıkta" olduğu kabul edilemeyeceğinden, HUMK’nun 434/3. maddesine uygun bir muhtıra çıkarılmadığı anlaşılmaktadır. Bu muhtıraya dayalı olarak davalının temyizden vazgeçmiş sayıldığının kabulüne imkan bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin davacı şirketin temyiz dilekçesinin reddine dair ek kararı usul ve yasaya uygun olmayıp, davacı şirketin gerekli harç ve giderleri süresinde yatırdığı kabul edilmiştir.
Belirtilen nedenlerle, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nun 432/5. maddesi uyarınca Yerel Mahkemenin 27.04.2011 günlü temyiz isteğinin reddine ilişkin ek kararının bozularak kaldırılmasına karar verilerek, davacı şirketin temyizinin esastan incelenmesine geçilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 21.01.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.