MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden Sait Sofan mirasçıları vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen Hazine vekili Avukat ... ve ... Genel Müdürlüğü vekili Avukatı ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 158 parsel sayılı (ifrazen 1747 ve 1748 parseller oluşmuş) 19150 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak Ali Tekgül ve paydaşları adına tespit ve 30.1.1953 tarihinde tescil edilmiştir. 06.06.1985 tarihinde ise satış yoluyla davalı ... Belediyesi Tüzel Kişiliği adına tescil edilmiş, ifraz ile 1747 ve 1748 parsellere ayrılmış, 1747 parsel ... tarafından yol yapımı için kamulaştırılmış, 1748 parselin ise bir bölümü yola terkedildikten sonra imar uygulaması ile 6719 ada 4, 5, 6, 7, 8, 10, 11, 12, 13 parseller ile 6716 ada 4, 5, 6, 7 parsel taşınmazları revizyon görmüştür. Davacılar vekili, kadastro öncesi iskan yoluyla oluşan tapu kaydına ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesi uyarınca; kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık sınırlama hakkında kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazlara ilişkindir. Dava konusu 158 parsel sayılı taşınmaz, 30.01.1953 tarihinde kadastro tespitinin kesinleşmesinin ardından 06.06.1985 satış yoluyla Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı adına tescil edilmiştir. Bu suretle kadastro tutanağının kesinleştiği tarihten (30.01.1953) itibaren, dava tarihine (22.08.2011) kadar Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır. Mahkemece 158 parsel sayılı taşınmaza ilişkin


davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, ret kararı sonucu itibarı ile doğru olduğundan hükmün gerekçesi bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.100,00 TL vekalet ücretinin temyiz eden davacıdan alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Hazine ve Karayolları Genel Müdürlüğüne verilmesine, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenlerden alınmasına, 11.10.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.