Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11829
Karar No: 2014/11982
Karar Tarihi: 30.10.2014

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/11829 Esas 2014/11982 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2014/11829 E.  ,  2014/11982 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.08.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; bozma üzerine davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 16.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _K A R A R_
    Dava, inanç ilişkisi ve kötüniyet iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, asıl dava ve birleştirilen davada; babası ...’ın tapuda adına kayıtlı 164 ada 120 numaralı parseli kendisine ve kardeşlerine paylaştırdığını, kardeşler arasında yapılan taksime uygun olarak kullanıldığını, kendisi ve Özay’ın, kardeşleri Fatma’nın hissesini de satın alarak üzerine inşaat yaptıklarını, paylı tescilin mümkün olmaması sebebiyle 23.02.2004 tarihinde kardeşler arasında yapılan anlaşma gereğince aynı gün kardeşi Özay Yıldırım adına tescil edildiğini, taraflar arasında çıkan anlaşmazlık sebebiyle Özay’ın taşınmazı muvazaalı olarak davalı ..."ye devrettiğini, ..."nin de taşınmazı muvazaalı olarak birleşen dosyada davalı ..."a devrettiğini, ... ve ..."ın kötüniyetli olduklarını belirterek tapu kaydının iptali ile taşınmazın 3/10 payının adına tescilini istemiştir.
    Davalı, ... ve ... muvazaa ve kötüniyet iddasının yerinde olmadığını, davanın reddini savunmuştur.

    Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, Dairemizin 27.04.2010 günlü ve 2010/1903 Esas, 2010/4716 Karar sayılı ilamı ile, inanç ilişkisi ve kötüniyet iddiasına dayalı olarak davacının tapu iptali ve tescil talebine konu ettiği 164 ada 120 parsel sayılı taşınmazın davacının babası Mahmut’a ait iken, Mahmut"un taşınmazı çocuklarına vermiş olduğu, ancak tapuda tarafların imzasını taşıyan 23.02.2004 tarihli inanç sözleşmesi gereğince 23.02.2004 tarihinde dava dışı Özay adına tescil edilip, Özay tarafından da 26.02.2007 tarihinde davalı ...’ye satış suretiyle intikal ettirildiği, 23.02.2004 tarihli belgeye göre davacı ile dava dışı önceki malik Özay arasında inanç ilişkisinin bulunduğu, taşınmazın Tepeköy beldesinde bulunması ve paylı tescilin mümkün olmaması sebebiyle, sözleşme doğrultusunda Özay adına tescil edildiğinin sabit olduğu, taşınmazın son tapu maliki ..."nin ise davacı, dava dışı önceki malik Özay ile aynı kasabada yaşayan ve birbirleri ile ilişkisi bulunan kişiler oldukları, taşınmazın fiili kullanım durumu, yargıya intikal eden olaylar, taşınmazın davalıya devrinin yapıldığı tarih dikkate alındığında davalının Türk Medeni Kanununun 1024. maddeleri kapsamında iyiniyetli olduğunun kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle davalının TMK"nın 1023. maddesinde öngörülen sicile güven ilkesinden yararlanamayacağı gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma kararına uyulmuş, asıl dosyada ... yönünden davanın pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine, birleştirilen dosyada ... hakkındaki davanın kabulü ile 164 ada 120 parselde 3/10 payın iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
    Davacı vekili ve birleştirilen dosyada davalı ... vekili tarafından temyiz edilen bu hüküm de Dairemizin 17.06.2013 tarih ve 2013/7706 Esas, 2013/9210 Karar sayılı ilamı ile; Her ne kadar mahkemece Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiş ise de yargılama sırasında 22.12.2009 tarihinde dava konusu 164 ada 120 parsel sayılı taşınmazın el değiştirerek birleşen davanın davalısı ..."ın mülkiyetine geçmiş olduğundan ve davacının 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi gereğince seçimlik hakkını kullanarak davasını dava konusu taşınmazı devralan ..."a karşı devam ettirdiğinden, davanın kabulü halinde yalnızca dava konusunu devralan kişi aleyhine hüküm verilip davada taraf sıfatı kalmayan dava konusunu devreden aleyhine hüküm verilemeyeceği, ancak HMK"nın 125/a maddesindeki düzenleme uyarınca dava konusunu devredenin ve devralanın yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu tutulması gerektiği hususu gözetilmeksizin, dava konusunu devreden ... hakkındaki davanın pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve ayrıca davacının davada inanç sözleşmesini

    ispatlamak üzere dayandığı yazılı delil olan 23.02.2004 tarihli inanç sözleşmesine göre payı 1/5 oranında olmasına karşılık mahkemece usulünce kanıtlanmadığı halde kardeşler arasında pay devri iddiasına itibar edilerek talep doğrultusunda 3/10 oranında payın iptali ve davacı adına tesciline karar verilmesi doğru görülmemiştir gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma kararına uyulmuş, birleşen dosyada davacının davasının kısmen kabulü ve kısmen reddi ile dava konusu 120 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapusunun 1/5 hissesinin tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline, asıl davada davalı ..."a karşı açılan davanın dava konusunun devredilmesi ve bu nedenle davalının HMK"nın 125. maddesi gereğince taraf sıfatının kalmaması nedeniyle bu kişi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Hükmü bu kez davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Hüküm sonucunun 5. bendinde 1.392,48 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı ..."a verilmesine hükmedilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulüyle hüküm sonucunun 5. bendinde 1.392,48 TL vekalet ücretinin rakam ve sözcüklerinden sonra gelen "davalıdan tahsili ile davacı ..."a verilmesi" sözlerinin çıkarılmasına, yerine "davacıdan alınıp davalı ..."a verilmesine" sözcüklerinin yazılması suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine,işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi