16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/2719 Karar No: 2020/4417 Karar Tarihi: 23.09.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/2719 Esas 2020/4417 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi'nin 2020/2719 E. ve 2020/4417 K. sayılı kararına göre, sanık silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmiştir. İstinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Dosya incelenmiş, tayin olunan cezanın yasal şartları oluşmadığından duruşma isteği reddedilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Yargılama sürecinde usuli işlemler kanuna uygun olarak yerine getirilmiştir. Temyiz dilekçelerinde ileri sürülen sair nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak, temel cezadan Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca artırma yapıldığında, artırımın kanunun 5. maddesi 1. fıkrası uyarınca yapıldığı belirtilmemiştir. Bu nedenle karar bozulmuş ve kanun maddesi düzeltilerek hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, 62, 53, 58/9, 63, 5271 sayılı Kanunun 304 ve CMK'nın 299, 302/1, 303/1-c maddeleridir.
16. Ceza Dairesi 2020/2719 E. , 2020/4417 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanığın duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1.maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Tayin edilen temel cezadan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5. maddesi uyarınca artırım yapılırken 3713 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrası uyarınca artırım yapıldığının belirtilmesi gerektiği gözetilmeden uygulama maddesinin yalnızca 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümdeki “3713 sayılı kanunun 5. maddesi” kısmının “3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi” olarak değiştirilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.