1. Hukuk Dairesi 2013/181 E. , 2013/16144 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın,kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 19.11.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile temyiz edilen vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Tetkik Hakimi ..."ın tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve pay oranında tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, çekişmeye konu 2 nolu dükkanın yargılama sırasında mahkeme kararı ile başkası adına tesciline karar verilmiş olması sebebi ile bu taşınmaz yönünden karar verilmesine yerolmadığına, diğer taşınmazlar yönünden ise davalıya yapılan temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bilindiği üzere; tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten, son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun (HUMK) 388, 6100 s. Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 298. maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte (tam olarak) yazması ve hüküm sonucunu HUMK"un 389., yine HMK"nin 297/2. maddesinde öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır.
Ne var ki, uygulamada HUMK"un 381. maddesinin son fıkrasının (HMK"nin 294. maddesinin) getirdiği imkândan faydalanarak bazı zorunlu nedenlerle sadece hükmün sonucu tutanağı geçirilip tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır.
İşte bu gibi hallerde, tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren tefhim ile aleniyet ve hukuki varlık kazanan kısa karara daha sonra yazılan gerekçeli kararın uygun olması zorunludur. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak yoktur. Öte yandan, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması, yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK"nin yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum oluşturur. Ayrıca anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksine düşünce ve uygulama yargı, yargıç ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile de bağdaşmaz.
Somut olayda, Mahkemece, kısa kararın 2. maddesinde; ... 230 ada 278 parselde bulunan taşınmazın 90/840 pay ve zemin kat 1 nolu bağımsız bölümünün tapusunun iptaline, taşınmazın 1/8 hisse ile davacı adına, 7/8 hisse ile davalı adına tesciline, ” şeklinde hüküm kurulduğu halde, UYAP"ta onaylı gerekçeli kararın 2. maddesinde; ... 230 ada 278 parselde bulunan taşınmazın 90/840 pay ve zemin kat 1 nolu bağımsız bölümünün tapusunun iptaline, taşınmazın 1/4 hisse ile davacı adına, 3/4 hisse ile davalı adına tesciline, ” şeklinde hüküm kurulmak suretiyle değinilen ilke ve yasa hükümleri gözardı edilerek kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılması doğru olmadığı gibi, dosyaya konulan karar suretlerinin hüküm kısımlarının birbirinden farklı olacak şekilde yazılmış olması da doğru değildir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nin 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 990.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 19.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.