
Esas No: 2014/5186
Karar No: 2014/11908
Karar Tarihi: 28.10.2014
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/5186 Esas 2014/11908 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydının iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; bozma kararına uyularak davanın kabulüne dair verilen 10.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, dava konusu taşınmazın evveliyatının mera olduğu iddiası ile tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-11.01.2011 tarihinde kabul edilen 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 21/6/1987 tarihli ve 3402 sayılı Kadastro Kanununa 36. maddeden sonra gelmek üzere eklenen “Kamu tarafından açılan davalarda yargılama giderleri” başlıklı 36/A maddesinde; “Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz” hükmü yer almaktadır.
Aynı yasanın 17. maddesi hükmü ile 3402 sayılı Kanuna eklenen geçici 11. madde ile de; “Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır” hükmü getirilmiştir.
Mahkemece, yukarıda belirtilen yasa hükümleri değerlendirilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin buna göre takdir ve tayin olunması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca kabulü ile hüküm sonucundaki 2. 3. ve 4. bentlerin hükümden çıkarılarak yerine "3402 sayılı Kadastro Kanununun 36/A maddesi uyarınca yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına" cümlesinin eklenmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.