4. Ceza Dairesi 2009/26132 E. , 2012/1242 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR :Tehdit genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı Kanuna aykırılık, suç delillerini yok etme
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-)Sanık ..."a yükletilen suç delillerini gizleme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Hukuksal tanı: Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Sanığın yatırdığı 4.000 TL nakdi güvence konusunda karar verilmeyerek CYY"nın 115. maddesine aykırı davranılması,
Yasaya aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1.madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CYY.nın 322.maddesi uyarınca, temyiz edilen hükmün açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, "sanığın yatırdığı 4.000 TL nakdi güvencenin CYY"nın 115/3. maddesi uyarınca infazda mahsubuna, fazla kısmın geri verilmesine," ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-)Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesine gelince,
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Sanık ..."un, aralarındaki iş uyuşmazlığı dolayısıyla katılan ..."ı önce yüzüne karşı ölümle tehdit ettiği, 3 gün sonra da katılan ..."ın yokluğunda katılan ... işyerindeyken işyeri tabelalarına tabanca ile ateş ederek her iki katılanı tehdit ettiği sabit olmasına karşın, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılan ..."a yönelik tehdit ve işyeri tabelalarına ateş ederek tek fiille her iki katılanı tehdit etmesi nedeniyle TCY"nın 106/2-a maddesi uyarınca belirlenen cezanın anılan yasanın 43. maddesindeki zincirleme suç hükmüne göre artırılması gerektiği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Ancak;
1-Sanık ..."un aralarında husumet bulunan katılan ..."ın yokluğunda, katılanın işyerinin tabelalarına tabanca ile ateş etmekten ibaret eyleminin, TCY"nın 44. maddesi uyarınca anılan yasanın 106/2-a maddesine uyan tehdit ve 170/1-c maddesine uyan genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarını oluşturduğu ve sadece en ağır cezayı gerektiren tehdit suçundan dolayı mahkumiyet kararı verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ve yasal olmayan hukuki nitelendirme ile TCY"nın 170/1-c maddesindeki genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da mahkumiyet kararı verilmesi,
2-Sanık ... bakımından, hükümlerden sonra 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve TCY.nın 7/2 madde ve fıkrası uyarınca sanık yararına olan 5728 sayılı Yasanın 562.maddesinin 1.fıkrası ile CYY.nın 231/5 madde ve fıkrasında öngörülen, hükmolunan cezanın geri bırakılması sınırının iki yıla çıkarılması ve söz konusu 562.maddesinin 2.fıkrası ile de CYY.nın 231/14 madde ve fıkrasındaki, suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması koşulunun kaldırılması karşısında, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılması zorunluluğu,
3- Sanık ... bakımından, tekerrüre esas alınan hükümlülüğe ilişkin 500 TL adli para cezasının 1412 sayılı CYUY"nın 305. maddesine göre kesin nitelikte olması karşısında, TCY"nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.