Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/1519 Esas 2019/3061 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1519
Karar No: 2019/3061
Karar Tarihi: 27.02.2019

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/1519 Esas 2019/3061 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, ticareti terk eden bir tacirin, alacaklıların haklarını korumak için İİK'nın 44. maddesi uyarınca 15 gün içinde ticari sicile bildirme ve mal beyanında bulunma yükümlülüğü olduğunu, bu yükümlülüklere uyulmaması durumunda İİK'nın 337/a maddesince takibi şikayete bağlı olan seçimlik hareketli bir suçun işlendiğini belirtti. Kararda, borçlu şirketin ticareti terk edip etmediğinin kesin olarak tespit edilmeden eksik kovuşturma ile beraat kararı verildiği ve bu nedenle kararın bozulması gerektiği sonucuna varıldı. Kanunlar olarak, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi belirtildi.
12. Hukuk Dairesi         2019/1519 E.  ,  2019/3061 K.

    "İçtihat Metni"

    ......


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
    Ticareti terk eden tacir açısından; muhatapların haklarını korumaya yönelik olarak İİK"nın 44. maddesi ile, ticareti terk eden bir tacire; 15 gün içerisinde keyfiyeti kayıtlı bulunduğu ticaret siciline bildirme ve bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini gösteren bir mal beyanında bulunma, ticaret sicili memurluğunca ticaret sicili ilanlarının yayınlandığı gazete"de ve alacaklıların bulunduğu yerlerde de mutat ve münasip vasıtalarla ilan etme ve ilan masraflarını da ödeme yükümlülükleri yüklenmiş, bu yükümlülüklere aykırı davranmanın yaptırımı ise İİK’nın 337/a maddesinde düzenlenmiş olup, takibi şikayete bağlı olan seçimlik hareketli bu suçun;
    1- İİK"nın 44. maddesine göre mal beyanında bulunulmaması,
    2- Mal beyanında mevcudun eksik gösterilmiş olması,
    3-Aktifte yer alan malın veya yerine kaim olan değerin haciz veya iflas sırasında gösterilmemesi,
    4-Mal beyanından sonra, beyan edilen bu mallar üzerinde tasarruf edilmesi” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının zarar görmesi ve borçlunun tacir olması gibi...) gerçekleşmesi halinde oluşacağı konusunda gerek uygulamada gerek öğretide herhangi bir duraksamanın mevcut olmaması ve somut uzlaşmazlıkta bu eylemden dolayı şikayetçi olan müştekinin zarar gördüğünün dosya içeriğinden anlaşılması karşısında; borçlu şirket hakkında 19/03/2015 tarihinde yapılan haciz işlemi sırasında adresin terk edildiğinin anlaşıldığı, vergi dairesinden gelen yazıya ve sanık savunmasına göre şirketin 31/12/2014 tarihinde terk ettirildiğinin bildirildiği, yapılan zabıta araştırmasına göre ise borçlu şirketin “.....” adresinde faaliyetine devam ettiğinin tespit edildiğinin anlaşılması karşısında, oluşan bu çelişki giderilmeden ve borçlu şirketin ticareti terk edip etmediği kesin olarak tespit edilmeden, yeni bir temsilci atanıncaya kadar sanığın terk bildirimi hususundaki yetkisinin devam edeceği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
    .....
    Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    .....

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.