
Esas No: 2015/127
Karar No: 2015/1055
Karar Tarihi: 26.01.2015
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/127 Esas 2015/1055 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA: Davacı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla çalışma ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, yerinde bulunmayan ve sebepleri bildirilmiş olmayan bozma isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 26.01.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Dava, bir kısım işçilik alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.
Davalı taraf, davacıların kendi işçileri olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Yerel mahkeme davayı kabul etmiş, yapılan temyiz üzerine karar, Dairemizce, oyçokluğu ile onanmıştır.
Kanaatimce yerel mahkeme kararı hatalıdır.
Taraflar arasında iş sözleşmesi bulunup, bulunmadığı uyuşmazlığın esasını teşkil etmektedir.
Davalı taraf, davacının iş liişkisi bulunduğuna dair iddiasını reddetmiştir.
Davacı taraf bu konuda, kanıt olarak sadece iki tanık dinletmiştir.
Bu iki tanık da işyerinde çalışan kişiler olmadığından beyanları inadırıcı ve ikna edici değildir.
Kaldı ki davacı tanığı ..."ın beyanında ismi “işçi temin edilmesini isteyen kişi” olarak geçen ... isimli şahıs, duruşmada davalı tanığı olarak dinlenmiş ve davacının söz konusu inşaatta çalışmadığını belirtmiştir.
Davacı ve davalı arasında iş ilişkisi kurulduğu iddiası yeterli ve inandırıcı deliller ile ispatlanamadığından açılan davanın reddi gerekirken, kabul edilmesi hatalıdır.
Bunun dışında dava konusu edilen alacakların varlığı da yöntemince ispatlanmış sayılamaz.
Aynı işyerinde çalışmayan davacı tanıklarının çalışma saatlerini, ücret miktarını ve ilgili diğer hususları açık ve net şekilde bilmeleri mümkün değildir.
Bu kadar zayıf deliller ile davanın kabul edilmesi isabetsizdir.
Davalı vekilinin temyiz dilekçesinde bozma nedenlerini açık ve somut olarak ortaya koymamış olması, yukarıda özetlenen durumu değiştirecek nitelikte değildir.
Belirtilen nedenlerle yerel mahkeme kararını bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan, sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum.26.01.2015