22. Hukuk Dairesi 2015/836 E. , 2015/1034 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, fazla mesai, hafta tatili, ücret zammı, gece çalışma ücreti, ikramiye, sosyal haklar, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 17.10.2010 tarihine kadar davalı işyerinde gece bekçisi olarak çalıştığını, sendika üyesi olduğunu, işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümleri ile düzenlenen bir kısım haklarının ödenmediğini, davacının 16:00-08:00 saatleri arasında bir gün çalışıp bir gün dinlenerek görev yaptığını ve haftalık kırkbeş saatin üzerinde çalıştığı halde fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini beyanla fazla çalışma, genel tatil, hafta tatili, gece çalışma ücreti, ücret zammı, ikramiye ve sosyal haklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının belediyede çalışmalarının karşılığını alamadığı fazla çalışma ücreti, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının bulunmadığını, bu tür çalışmalarının karşılığının ödendiğini, davacının, işyerinde normal mesai saatleri 08:00-17:00 içerisinde çalıştığını, davacının tahakkuk etmiş ve fakat ödenmemiş alacağının bulunmadığını beyanla hukuki dayanaktan yoksun alacak istemlerinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece bilirkişi hesaplamaları dikkate alınarak dava konusu fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve gece çalışma ücreti alacağı taleplerinin kabulüne, ücret zammı, ikramiye ve sosyal hak alacağı taleplerinin reddine karar verilmiştir
Karar davalı vekilince süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Dosya kapsamından davacının, davalıya ait işyerinde 17.10.2010 tarihine kadar gece bekçisi olarak çalıştığı, mahkemece hükme esas kabul edilen bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre davacının 15:30-08:00 saatleri arası bir gün çalışıp bir gün dinlenerek, haftanın dört günü, ara dinlenme sonrası on dört buçuk saat çalıştığı ve haftalık on üç saat fazla mesai yaptığı kabulüne göre hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının kabul edilen çalışma düzenine göre bir gün çalışıp bir gün dinlendiği hususu çekişmesizdir. Bu çalışma düzenine göre davacının ayda iki hafta dört gün, iki hafta ise üç gün çalışma yaptığı gözetilmeksizin sürekli olarak haftada dört gün çalıştığı kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı işçi, işyerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca kendisine ödenmesi gereken hafta tatili alacağının ödenmediğini ileri sürmüş, davalı taraf davacının söz konusu alacağını kabul etmemiştir. Mahkemece toplu iş sözleşmesinin ilgili maddesi uyarınca işyerinde pazar günü çalışmaları karşılığında davacıya hafta tatili ücreti ödenmesinin kararlaştırıldığı değerlendirilerek, davacının ayda dört hafta pazar günü çalıştığı kabulüne göre hesaplanan hafta tatili ücretine hükmedilmiştir. Davacının bir gün çalışıp bir gün dinlendiği ispatlanan çalışma düzenine göre ayda iki pazar günü çalıştığı gözetilmeksizin mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
4-Taraflar arasında gece zammı alacağı hususu tartışmalıdır.
Davacı işçi, iş yerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre kendisine ödenmeyen gece zammı alacağını talep etmiştir. Davalı belediye davacının talebini kabul etmemiştir. Mahkemece hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre davacının haftada otuz saat gece çalışması tespit edildiği, bu tespite göre yürürlükteki toplu iş sözleşmelerin ilgili maddelerine atfen, ücretin %25 fazlasının davacıya gece zammı alacağı şeklinde ödenmesi gerektiği halde davalı tarafından söz konusu ücretin ödenmediğinden bahisle davacının gece zammı ücreti alacağı hesaplanmıştır. Davacının gece zammı alacağına ilişkin olarak, bilirkişi raporundaki hesaplamaya esas teşkil eden toplu iş sözleşmelerinin ilgili maddelerine göre, işyerinde ayrıca bir gece zammı ücreti alacağının kararlaştırılmadığı gözetilmeksizin davacının gece zammı ücreti alacağı talebinin reddine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.