Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18155 Esas 2020/6736 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18155
Karar No: 2020/6736
Karar Tarihi: 03.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18155 Esas 2020/6736 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, komşusu tarafından kaynaklanan pis su sızıntısı nedeniyle banyo ve tuvaletinde akıntı olduğunu ve elektrik sayacına da zarar verdiğini iddia ederek tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkeme, davayı kısmen kabul etmiştir. Ancak, davalı tarafından yapılan temyiz başvurusu sonucunda Yargıtay, asliye hukuk mahkemelerinin, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ve şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli olduğuna dair kanun maddelerini hatırlatmıştır. Bu nedenle, karar bozulmuştur. İlgili kanun maddeleri şunlardır: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2, 4, 383. ve 382. maddeleri, ayrıca zaman bakımından uygulanmasına ilişkin 448/1 maddesi ve Geçici 1/1 maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2016/18155 E.  ,  2020/6736 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.12.2015 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.07.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan müdahalenin men"i ve tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin 102 ada 1 nolu parselde B-1 Blok zemin kat 2 nolu bağımsız bölümün sahibi olduğunu üst katında oturan davalının dairesinden kaynaklanan pis su sızıntısı nedeniyle banyo ve tuvaletine akıntı olduğunu bu nedenle buraları kullanamadığını, elektrik sayacına da zarar verdiğini defalarca söylemesine rağmen tadilat yapmadığını bu hususun Karabük Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/12 Değişik iş sayılı dosyasında bu durumun tespit edildiğini müvekkilinin davacının dairesinin zarar gördüğü bu nedenle buna ilişkin müdahalenin önlenmesi ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00TL masrafın ve tespit gideri olan 771,50TL"nin davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir
    Davalı; dava konusu binan 35 yıllık eski bir bina olduğunu, binada komple bir su sızıntısının olduğunu ancak kendisine ait dairenin pis ve temiz su tesisatını yenilediğini, bu durumun kendi dairesinden kaynaklanmadığını tespit edilen zarar miktarının fahiş olduğunu açılan davanın reddine karar verilmesini yargılama giderleri ve tespit giderlenin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
    01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince, bu kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemelerinin görevli mahkeme olduğundan, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ve şahıs varlığına ilişkin davalarda aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemeleri görevlidir.
    Sulh hukuk mahkemelerinin görevi ise HMK’nİn 4. maddesinde düzenlenmiş; HMK’nin 383. maddesinde de aynı kanunun 382. maddesinde düzenlenen çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin de aksine bir düzenleme olmadığı takdirde sulh hukuk mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
    HMK’nin zaman bakımından uygulanmasına ilişkin 448/1 maddesinde de bu kanun hükümlerinin tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uygulanması öngörülmüş, Geçici 1/1 maddesine göre de yargı yolu ve göreve ilişkin hükümlerinin kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış davalarda uygulanmayacağı ifade edilmiştir.
    Bu durumda 6100 sayılı HMK’nin yürürlüğe girdiği tarihten sonra açılan davalarda görevle ilgili olarak 6100 sayılı HMK’nin hükümlerinin uygulanması gerekir.
    Somut olaya gelince; dava komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istemine ilişkin olup, 6100 sayılı HMK’nin yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açıldığından asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Mahkemece, görevsiz olduğu gözetilmeksizin işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 03.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.