Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/1717 Esas 2015/7642 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1717
Karar No: 2015/7642
Karar Tarihi: 25.5.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/1717 Esas 2015/7642 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/1717 E.  ,  2015/7642 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı şirket hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve haklarındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu aracı davalı ....."ne onun tarafından da dava dışı ..... satıldığını borçlu ile .... arasındaki tasarrufun iptaline aracın 15.11.2010 tarihindeki kasko değerinin ... ...."den tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... .. vekili, tasarrufun iptali davası koşullarının oluşmadığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı borçlu vekili, müvekkili ile diğer davalı arasında ekonomik ve idari bir bağlantının olmadığını belirtmiştir.
    Mahkemece, dava konusu aracın satış bedelleri ile gerçek değerleri arasında fahiş fark olmadığı, şirketler arasında organik bağ bulunmadığı, satışın alacaklılara zarar verme kastı ile yapıldığı ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar vermiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, İİK’nin 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık"

    nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
    Somut olayda, dava konusu araç borcun doğumundan sonra aciz durumunda olan borçlu tarafından 15.11.2010 tarihinde davalı şirkete satılmıştır.
    Dosya içerisindeki mevcut ticaret sicil kayıtlarından davalı şirketlerin aynı gruba ait şirketler olduğu ve ortakları arasında yakın organik bağ olduğu, aynı soy isme sahip kişilerden oluşan aile şirketleri olduğu anlaşılmaktadır.
    Borçlu ve diğer davalı şirket ortakları arasındaki yakın organik bağ nedeni ile İİK"nin 280.maddesinde gereğince borçlunun içinde bulunduğu mali durum ve zarar verme kastının davalı tarafından bilindiğinin kabulü ile tasarrufların iptali talep gereğince takip konusu alacak ile sınırlı olarak bedele hükmedilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temiyz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25.5.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.