20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/5899 Karar No: 2014/10301 Karar Tarihi: 09.12.2014
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/5899 Esas 2014/10301 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/5899 E. , 2014/10301 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman tahdidine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, 25.07.2006 havale tarihli dilekçesinde özetle; davacıların ... Merkez ... Mahallesi, ... mevkiinde bulunan 1 ada 25 parsel sayılı 7336 m² taşınmazın malikleri olduğunu, tapulama çalışmalarının 1957 yılında yapıldığını, davalı yönetimin davacılar murisi aleyhine açtığı tespite itiraz davasında Gezici Arazi Kadastro Mahkemesi kararı ile dava konusu taşınmazın orman sayılmayan yer olduğuna karar verildiğini, buna rağmen, taşınmazın özel orman olarak sınırlandırılmasının kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, taşınmazın evveliyatı ve fiilî durumu itibarı ile orman sayılmayan yerlerden olduğunu belirterek "... Özel Ormanı" sınırlamasının iptali ile taşınmazın tamamının özel orman sınırları dışında bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 10 yıllık kanunî süre içinde açılan özel orman kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 02.02.1996 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır. 02.09.1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 24/e; 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 28/e; 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 17/d maddelerinde “Tapu ile sahipli arazi içerisinde bulunan ve 4785 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra tabiî olarak veya ekim - dikim yoluyla yetiştirilmiş ormanların, üç hektardan büyük bulunmak kaydıyla, özel orman olarak sınırlandırılacağı” öngörülmüştür. Sınırlamanın yapıldığı 1996 yılında yürürlükte olan 02 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayınlanan ve somut olayda uygulanması gereken Orman Kadastrosu ve 2/B madde Uygulaması Hakkındaki Yönetmeliğin, Vasıf Tayinine Esas Olacak Tanımlar başlıklı 20. maddesi hükmüne göre, tapulu arazi üzerinde bulunan, birbirinin devamı niteliğinde ve gerçek bir bütünlük oluşturan, yüzölçümü bir bütün olarak üç hektarı geçen ağaç ve ağaçcık topluluklarının bulunduğu yerlerin özel orman sayılacağı, dava konusu taşınmazla birlikte “... Özel Ormanı” olarak sınırlandırılan taşınmazın, sözü edilen yönetmelikte tanımı yapılan birbirinin devamı niteliğinde ve gerçek bir bütünlük oluşturduğu, bu bütünün yüzölçümünün üç hektardan çok fazla olduğu ve eylemli olarak kapalılık teşkil eden 20-25 yaşlarında Kızılçam ağaçlarıyla kaplı bulunduğu dikkate alındığında, çekişmeli taşınmazın “... Özel Ormanı” olarak sınırlandırılması işleminin yönetmeliğe uygun olduğu ve bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve usul ve kanuna uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 09/12/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.