
Esas No: 2014/11953
Karar No: 2015/1195
Karar Tarihi: 23.01.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/11953 Esas 2015/1195 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, Kurum tarafından re’sen tahakkuk ettirilen prim borçlarının iptali ile menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Davaya konu somut olayda; davacı işverenin çalışan ...’ün 05.05.2012 tarihinde iş kazası geçirmesi üzerine Kurum Denetim memurları tarafından yapılan incelemede 15.11.2012 tarih, 2012/Y-A-206 sayılı rapor ile sigortalı ...’ü 1000 TL net ücret üzerinden çalıştığının, ayrıca işyerinde ...’ün ve ...’nın 05.05.2012 tarihi itibariyle çalıştığının tespit edildiği ve rapor sonrası Kurum kayıtlarında yapılan incelemede, ...’ün çalışmalarının net 1000 TL ücretle değil asgari ücret üzerinden bildirildiğinin, ... ve ...’nın ise sigortasız çalıştırıldığının tespit edildiği, bu konuda işverenden aylık prim ve hizmet belgelerinin 5510 SK.’nun 86. maddesine göre işverenden talep edildiği, işveren tarafından verilmemesi üzerine de Kurum tarafından belgelerin resen düzenlendiği, davacıya 684,46 TL fark prim borcu çıkartıldığı, itirazı sonucunda; davalı Kurumca, 22.03.2013 tarihinde itirazın reddine karar verildiği ve eldeki davanın, bu kararın, iptali amacıyla ve menfi tespit istemi ile süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Yasa"nın 8’inci maddesinde yer alan ”İşverenler, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılan kişileri, 7"nci maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalılık başlangıç tarihinden önce, sigortalı işe giriş bildirgesi ile Kuruma bildirmekle yükümlüdür..“ hükmü ile 86’inci maddesi olup ” Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca, fiilen yapılan denetimler sonucunda veya işyeri kayıtlarından yapılan tespitlerden ya da kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde veya kamu kurum ve kuruluşları ile bankalar tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden çalıştığı anlaşılan sigortalılara ait olup, bu Kanun uyarınca Kuruma verilmesi gereken belgelerin yapılan tebligata rağmen bir ay içinde verilmemesi veya noksan verilmesi halinde, bu belgeler Kurumca re’sen düzenlenir ve muhteviyatı sigorta primleri Kurumca tespit edilerek işverene tebliğ edilir. İşveren, bu
maddeye göre tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde, ilgili Kurum ünitesine itiraz edebilir. İtiraz, takibi durdurur. İtirazın reddi halinde, işveren kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir.
Yetkili mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz. Mahkemenin Kurum lehine karar vermesi halinde, 88"inci ve 89"uncu maddelerin prim borcuna ilişkin hükümleri uygulanır.” hükmü öngörülmüştür.
Davaya konu somut olayda; mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Bu bakımdan; Mahkemece, öncelikle ..., ... ve ...’ya HMK 124 mad. gereğince husumet yöneltilip davaya dahil edilerek ... ve ...’nın davacıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak çalışıp çalışmadıklarının, ...’ün ise net 1000 TL ücretle çalışıp çalışmadığının tespiti amacıyla; ...’ün çalışmalarına ilişkin tüm belgeler davalı kurumdan; puantaj kayıtları ve ücret tediye bordrolarının asılları işverenden getirtilmeli iş bu belgelerden sigortalının imzasını içerenler yönünden imzanın sigortalıya aidiyeti sigortalı tarafından kabul edilenler ile inkar edilip de aidiyeti ehil bilirkişi incelemesiyle saptananlardan yine ... tarafından hata-hile-ikrah durumu iddia ve ispat edilemeyenler bakımından, işbu yazılı belgelerin aksi eşdeğerde delillerle kanıtlanması için ...’e delilleri sorulmalı, yine ... ve ...’nın çalışmalarının varlığı konusunda delilleri sorularak toplanmalı, uyuşmazlık konusu tarihleri içerir dönemsel sigorta primleri bordrolarında bildirimleri yapılan sigortalıların hizmet cetvelleri getirtilerek bilgi ve görgüsüne başvurulmalı, aramalara karşın sigortalılara ulaşılamadığı takdirde aynı çevrede faaliyet yürüten işverenler ve çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işyerinin ve dahili davalıların çalışmalarının Kurum tarafından yapılan tespitte olduğu gibi gerçekleşip gerçekleşmediği ortaya konulmalı, belirdiği takdirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, ... ve ... çalışmış ise ve ... asgari ücretten daha yüksek bir ücretle çalışmış ise kayıtlarda gözükmeyen bu çalışmaların ve prim farkının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu gereğince araştırılmalı, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.