Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3029
Karar No: 2019/421
Karar Tarihi: 16.01.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/3029 Esas 2019/421 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2017/3029 E.  ,  2019/421 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 12. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 01/12/2016 tarih ve 2014/62-2016/482 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı şirket vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili asıl ve birleşen dava dosyalarında, davacının, davalı şirkete ait otobüs ile 21.12.2003 tarihinde ...’dan ...’ya gelip yine aynı şirketin servis aracıyla evine giderken, diğer davalı sürücünün kusuru nedeniyle araç içinde düşerek yaralandığını, davacının olay nedeniyle sağ kalçasının kırıldığını, tedavi masraflarını ve bakımını yakınlarının üstlendiğini, davalı sürücünün davacıyı hastaneye bıraktıktan sonra kaçtığını ve davacı ile ilgilenmediklerini ileri sürerek asıl davada 25.000 TL manevi tazminat ve şimdilik 50 TL maddi tazminata, birleşen ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesi dosyasından şimdilik 5.145,53 TL maddi tazminata, yine birleşen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasından şimdilik 20.619,5 TL maddi tazminata karar verilmesini istemiştir. Davacı vekili asıl dava dosyasında 24.09.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile
    dava değerini 10.291,09 TL’ye, birleşen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasında 29.01.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle dava değerini 26.236,87 TL’ye yükseltmiştir.
    Asıl ve birleşen dosyalarda davalı sürücü, olayın araç durur vaziyette iken davacının dikkatsizliği neticesinde meydana geldiğini, kusurlu olmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Asıl ve birleşen dosyalarda davalı şirket vekili, mahkemenin görevsiz olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını, gerekli dikkat ve özeni gösterdiklerinden kusurlu olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Birleşen dosyada sigorta şirketi vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, sorumluluklarının sigorta poliçesi ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Bozmaya uymakla yapılan yargılamada mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, olay tarihinin 21/12/2003 tarihi olduğu, dava tarihi itibariyle 10 yıllık sürenin dolmamış olması nedeniyle zamanaşımı def’inin yerinde olmadığı, davalı sürücünün olayda tam kusurlu bulunduğu, ... Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın 07.07.2006 tarih 269 sayılı raporuyla davacının altı ay süreyle iş göremezlik halinde kaldığı, vücut genel çalışma gücünden %43 nispetinde kaybettiğinin anlaşıldığı, davacının işlemiş ve işleyecek dönem kazançları toplamının 36.055,77 TL olduğunun hesap bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davalı sigortanın sorumluluğunun poliçedeki miktar ile sınırlı olduğu gerekçesi ile asıl dava yönünden 10.291,09 TL maddi tazminat, birleşen ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesi dosyası yönünden 5.145,53 TL maddi tazminata ve davalı sigortanın sorumluluğunun poliçedeki miktar ile sınırlı olduğuna, birleşen 2. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyası yönünden 20.619,00 TL iş göremezlik tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
    (1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dava ve ek davaların olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı TTK 767/5 maddesine göre, 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmış olmasına, davacı müteveffanın olay esnasında taşındığı aracın trafik kaydı malikinin davalı mümeyyiz şirketin acentesi olmasına göre davalı vekilinin aşağıda yazılı bent dışında kalan sair tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    (2) - Dava, davalı şirketin taşıyanı olduğu araçta taşınan müteveffa davacının taşıma esnasında yaralanması nedeniyle daimi işgücü kaybının tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece hükme esas alınan 15.12.2011 tarihli aktüer bilirkişi raporu ile, müteveffa davacının işleyecek dönem kazanç yönünden, dönem sonu olarak 31.12.2014 tarihi esas alınarak bu süreye göre daimi işgücü kaybı zararı 36.055.77 TL olarak hesaplanmış ise de dosyaya mübrez mirasçılık belgesinden davacının 30.04.2014 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır.
    Bu halde müteveffa davacının daimi işgücü kaybı zararının hesaplanmasında işleyecek dönem kazanç kaybı yönünden ölüm tarihinin esas alınması gerekirken yazılı şekilde muhtemel yaşam süresine göre hasaplanan fazla tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın davalı şirket yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarını reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz isetiminin kabulü ile kararın davalı şirket yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının istek halinde mümeyyiz davalıya iadesine, 16/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi