20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13277 Karar No: 2019/4058
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13277 Esas 2019/4058 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, orman kadastrosunun yapıldığı bir alan üzerindeki taşınmazın orman vasfı ile kaydedilmesine ilişkindir. Davacı, taşınmazın orman olması gerektiğini ve tescilinin hatalı olduğunu belirterek orman parseli sınırlarının daraltılmasını istemiştir. Mahkeme, davalıların da taşınmazın orman olduğunu kabul etmeleri nedeniyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay, davalıların kabulüne rağmen gerçek hak sahibinin belirlenmesi gerektiğini belirtmiş ve hükmün bozulmasına karar vermiştir. Kararda 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi ve 30/2. maddesi yer almaktadır. 3402 sayılı Kanun, orman kadastrosuna ilişkin hükümleri düzenlemektedir. 30/2. madde ise uyuşmazlıkların çözümünde re’sen araştırma ilkesinin uygulanacağını belirtmektedir.
20. Hukuk Dairesi 2016/13277 E. , 2019/4058 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... ili, ... İlçesi, ... köyü 121 ada 17 parsel 1173,25 m2 yüzölçümü ile tarla niteliği ile ve malik hanesi ... Kadastro Mahkemesinin 2009/19 Esas sayılı dosyasında davalı oldukları gerekçesi ile açık bırakılmıştır. Davacı vekili dava dilekçesi ile; ... ili, ... ilçesi, ... köyü Kulaklar mahallesinde 1/5000 ölçekli haritada 6-7-8-9 ve 10 numaraları ile yerleri gösterilen alanların orman sayılan yerlerden olduğu, ancak ... Kadastro Komisyonu tarafından taşınmazların orman olması gerekirken orman harici olarak sınırlarının belirlendiği, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğundan özel mülke konu olamayacağı, zilyetlikle kazanılamayacağı, dava konusu parsellerin Devlet ormanı sayılan yerlerden olduğu, bu nedenle niza konusu yerin tescilinin hatalı olduğu, nizalı yerin 5658 sayılı Kanun ile geri verilen yerlerden olmadığı belirtilerek orman parseli sınırlarının daraltılmasına ilişkin itirazlarının kabulü ile dava konusu parsellerin Hazine adına orman vasfı ile tescili istenilmiştir. Mahkemece 28.12.2015 tarihli celsede; dava 2013/37 Esas sayılı dosyasında görülmekte iken; ... köyü 121 ada 17 parsel sayılı taşınmaz yönünden dosyanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve dosya tefrik işlemi yapılarak 2016/1 Esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir. Mahkemece; davada da dahili davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... mahkemedeki ayrı ayrı beyanlarında; dava konusu 121 ada 17 parsel sayılı taşınmazın orman olduğunu kabul ettiklerini beyan ettikleri gerekçesiyle kabul nedeni ile davanın kabulüne, buna göre; ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 121 ada 17 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Orman Yönetimi tarafından kısmi ilanda açılan kadastro tespitinin iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede; 2009 tarihinde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi kapsamında orman kadastrosu yapılmış ve kesinleşmiştir. Dava konusu çekişmeli taşınmaz kadastro çalışmaları sırasında davalı olduğundan malik hanesi boş bırakılmış, somut olayda 3402 sayılı Kanunun 30/2. madde şartları oluşmuştur. Mahkemece 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereği uyuşmazlığın çözümünde re"sen araştırma ilkesi uygulanarak tarafların gösterecekleri deliller ile mahkemece re"sen lüzum görülen diğer deliller de toplanıp dava konusu taşınmazın gerçek hak sahibi belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken davalı gerçek kişilerin davayı kabulü nedeni ile Orman Yönetiminin davasının kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 17/06/2019 günü oy birliği ile karar verildi.