Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5961
Karar No: 2020/2384
Karar Tarihi: 16.03.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/5961 Esas 2020/2384 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2019/5961 E.  ,  2020/2384 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı dava dilekçesinde özetle; iki adet akaryakıt istasyonu bulunduğunu ve davalı şirketten elektrik satın aldığını, davalı kurumun ayda bir rutin kontrol ve ölçümleme yaptığını, 21.06.2010 tarihli tutanakta "yapılan kontrolde bir fazda ölçüye ait gerilim trafosunun sigortası arızalı (atık) dolayısıyla sayaç bir fazda enerji kaydetmiyor" hususun belirtildiğini, kendisinin sayaca müdahalesinin olmadığını, sigortanın arızalanmasına bir etkisinin bulunmadığını ancak davalı tarafından sayaç ve ölçü devresinin doğru tüketim kaydetmediğinden bahisle Elektrik Piyasası Müşterek Hizmetler Yönetmeliğinin 19 ve 20. maddelerine binaen 17.03.2009-12.08.2010 tarihleri arasında 121.603.33-TL ilave tahakkuk yapıldığını ve elektriğin kesileceğinin bildirildiğini, tutulan tutanağın ve ilave faturanın doğru olmadığını belirterek davalı tarafa borçlarının olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, savunmasında özetle; görevliler tarafından 21.06.2010 tarihinde davacı aboneye ait iş yerinde yapılan kontrollerde ölçü hücresinde bulunan gerilim trafosundan birinin sigortasının atması sonucunda elektrik sayacının bir fazda tüketilen enerjiyi kaydetmediğinin tespit edildiğini, 12/08/2010 tarihinde arızalı sigortanın yenisi ile değiştirilerek arızanın giderildiğini, Enerji Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 19. ve 20. Maddelerine göre 17/03/2009- 12/08/2010 tarihleri arasında sayacın arızalı olduğu tespit edilerek aynı dönem tüketimleri kapsayan geçmiş yıl referans alınmak suretiyle ilave tüketim hesaplaması yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece; çeşitli bilirkişi raporları aldırılarak arızanın taraflar dışındaki nedenlerden gerçekleştiği, arıza nedeniyle tüketimin 1/3 oranında düşük kaydedildiği, bu kaybın da Enerji Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 20. Maddesine göre en yakın süre olan 17/08/2009-12/08/2012 tarihleri baz alınarak 15/04/2016 tarihli bilirkişi heyeti raporunda yapılan hesaplamaya göre 57.517,26-TL olduğu, dolayısıyla davacının davalı tarafa 64.086,07-TL borçlu olmadığı sonucuna varılmakla davanın kısmen kabulü ile davacı şirketin davalı şirkete 64.086,07-TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin 57.517,26-TL"lik talebin reddine dair verilen karar; tarafların temyizi üzerine dairemizin 2016/20449 E 2018/7642 K sayılı ilamıyla; mahkemece ilk bilirkişi raporuna itibar edilmeyerek, yeniden bilirkişi kurulundan rapor alınmış ise de raporda önceki bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler giderilmediğinden raporun Yargıtay denetimine uygun olmadığı ve hükme hükme esas alınamayacağı, hal böyle olunca mahkemece, dosyanın yeni bir bilirkişi kuruluna tevdi ile; tutanak tarihinden sonra yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 19. ve 20. maddelerinin de değiştirilmesi hükümlerini içeren 08.09.2010 tarihli ve 27696 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik hükümlerinin olaya uygulanamayacağı gözönüne alınarak; tutanak tarihi (21.06.2010) itibariyle yürürlükte olan EPDK kararlarına göre davacının sorumlu olacağı elektrik bedelinin belirlenmesi için dosya kapsamındaki raporlar arasındaki çelişkiyi de giderecek şekilde rapor aldırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyularak; bilirkişi raporu aldırılmış, bilirkişi raporu doğrultusunda 30.12.2015 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 20. Madde değişikliği ile ilgili 7. Madde uyarınca sayacın eksik kaydettiği 17.03.2009-12.08.2010 dönemleri arasındaki fatura edilen miktarların olması gereken miktarın 2/3" üne denk geldiğinin kabulü ile, 1/3’ü kadar fark fatura edilmesi gerektiği, davalı vekilinin "21/06/2010-12/08/2010" tarih aralığındaki dönem için tahakkuk hesaplaması yapılması gerektiği itirazı da belirtilen dönem için bilirkişi raporunda hesap yapıldığı dikkate alınarak yerinde görülmediği belirtilerek davacının davalı tarafa 45.189,29-TL borçlu olmadığı gerekçesiyle davanın bu tutar bakımından kısmen kabulüne, fazlaya dair istemin ise reddine karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, her ne kadar bozmaya uyma kararı verilmiş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
    Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması üzerine, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.)
    Dairemiz bozma ilamında açıkça EPMHY’nin 08.09.2010 tarihli değişiklik öncesi hükümlerinin olaya uygulanması ve bilirkişi raporları arasındaki çelişkileri giderir şekilde yeni bir heyetten rapor aldırılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkece bozmaya uyulması yalnızca mahkeme bakımından bozmaya uygun iş ve işlem yapma zorunluluğu doğurmayıp bilirkişi

    heyeti bakımından da bozma ilamında belirtilen hususlara uygun rapor hazırlama zorunluluğu doğurur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tutanak tarihinde yürürlükte olan Enerji Piyasası Müşteri Hizmeteri Yönetmeliği’nin uyuşmazlığa uygulanması gereken 20. maddesi hükmüne yer verilmesine rağmen raporun devamında 15.04.2016 tarihli bilirkişi heyetince EPMHY 20. maddesinin 08.09.2010 tarihli değişiklik sonrası hali esas alınarak yapılan hesaplamanın doğru olduğu belirtilmiş ve bu hesaplama kopyalanarak rapora eklenmiştir. Dolayısıyla bilirkişi heyetince bozmaya uygun şekilde raporlar arasındaki çelişki giderilmediği gibi bozma ilamında uygulanması gerektiği belirtilen mevzuat hükmüde olaya uygulanmamış, hesaplama yapılmamıştır. Mahkemece yeni bilirkişi heyetinden önceki bozma ilamına uygun şekilde bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi giderir nitelikte ve tutanak tarihi olan 21.06.2010 itibariyle yürürlükte olan EPDK kararlarına göre davacının sorumlu olacağı elektrik bedelini denetime elverişli şekilde hesaplamak üzere rapor alıdırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bozmaya uyulmasına rağmen bozma gerekleri yerine getirilmeksizin yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi