Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1606
Karar No: 2020/4341
Karar Tarihi: 14.12.2020

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/1606 Esas 2020/4341 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2020/1606 E.  ,  2020/4341 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... esas .../... karar sayılı dosyası;

    Asıl ve birleşen davada davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine asıl davada 08/10/2012, birleşen davada 07/06/2010 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen dava da ise karar verilmesine yer olmadığına dair verilen13/03/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Davacının asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dava; trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Davacı, dava dışı araç sürücüsünün kullandığı motosiklette yolcu olarak bulunduğu sırada davalı araç sürücüsünün kullandığı aracın motosiklete çarpması sonucu yaralandığını ve malul kaldığını belirterek asıl davada işgöremezlik zararı ile manevi tazminatın, birleşen davada ise işgöremezlik zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili; kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; davanın kabulüne dair verilen ilk karar taraf vekillerince temyiz edilmiş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 28/03/2017 tarihli, 2014/19537 esas ve 2017/3306 karar sayılı ilamıyla; “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği" hükümlerine göre davacının daimi işgücü kaybının tespiti yönünden anılan Yönetmelik"e uygun şekilde maluliyet raporu alındıktan sonra bu maluliyet oranı üzerinden aktüerya hesabı yaptırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş; asıl davanın kabulüne birleşen dava hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 47. maddesi (Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal
    varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Somut olaya gelince; olayın oluş şekli, davacının kusursuz olması, olay tarihi ve yukarıda anılan ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir olunan manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Davacının Birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/303 Esas sayılı davasına yönelik temyiz itirazına gelince;
    Davacı, birleşen bu (2013/303 esas sayılı) davayı asıl davanın açılış tarihinden önce fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000 TL maddi tazminat talepli olarak açtığı, birleşen bu (2013/303 esas sayılı) davada aktüerya bilirkişisinden alınan rapor sonucu davasını ıslah etmeyerek ek dava niteliğinde asıl davayı açtığı ve her iki davanın sonra açılan asıl dosyada birleştirilmesine karar verildiği, yapılan yargılama neticesinde de asıl davanın kabulüne birleşen dava hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, birleşen dava yönünden talep edilen miktar yönünden asıl davada karar verildiği ve mükerrer tahsile yol açmamak için birleşen davadaki talep hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm tesisine karar verilmiş ise de davacı birleşen davada talep ettiği miktarı mahsup ederek ek dava niteliğinde olan asıl davayı açmış olup birleşen dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm tesisi doğru olmamış kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) ve (3) numaralı bentlerde gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi