Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/21275 Esas 2015/7435 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/21275
Karar No: 2015/7435
Karar Tarihi: 14.05.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/21275 Esas 2015/7435 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/21275 E.  ,  2015/7435 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı vekili; müvekkilinin davalı sigortalı araç sürücüsünün kusuru nedeniyle meydana gelen trafik kazası neticesinde iş göremezlik durumunun olduğunu belirterek poliçe yasal tarife limitleri dahilinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili; 16.07.2013 tarihinde taleplerini 39.898,20-TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 39.898,20 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Savunma hakkı Anayasa (m.36) ile güvence altına alınmış olup Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nda da ayrıca düzenlenmiştir. Hâkim Anayasa ile güvence altına alınan ve HMK"da da ayrıca düzenlenmiş bulunan iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için taraflara imkan sağlamalıdır.
    Somut olayda; mahkemece 11.07.2013 tarihli duruşmada 2 nolu ara karar gereğince, hesap bilirkişisi raporunun taraf vekillerine tebliğ edilmesi kararlaştırılmıştır.
    Davalı vekiline ıslah dilekçesi 12.08.2013 tarihinde tebliğ edilmesine karşın hesap bilirkişisi raporu davalı tarafa tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.

    Mahkemece; alınan bilirkişi raporunu usulüne uygun olarak davalı tarafa tebliğ ederek, savunma hakkına riayet edilmesi gerekirken, bu kurala uyulmamış olması bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 14/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.