13. Ceza Dairesi Esas No: 2012/250 Karar No: 2013/11178 Karar Tarihi: 09.04.2013
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2012/250 Esas 2013/11178 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında hırsızlık suçundan mahkumiyet kararı verdi. Ancak muhalif görüşte olan hakim, sanığın suçlu olduğuna dair herhangi bir delil olmadığını ve şüpheden sanığın yararlanması gerektiğini savundu. Mahkeme kararının daha önceki kayıtlara ve sanığın savunmalarına dayanarak oluşturulduğunu ve sanığın cüzdanı 5 yaşındaki kızının bulduğunu iddia ettiği savunmasının delil olarak kullanılamayacağını belirtti. Kararda, Kanun maddeleri belirtilmemiştir.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/250 E. , 2013/11178 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ... müdafiinin temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 09.04.2013 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
KARŞI OY: 30.05.2006 günlü tutanak içeriğine göre 9-10 yaşlarındaki çocuğun pazar yerinde müşterilerin çantalarına yaklaştığı ve tedirgin davranışlar sergilediğinin görülmesi üzerine yanına gidildiğinde ara sokağa kaçtığı, sokak içinde yakalandığı, üzerine kimliğinin bulunmadığı, çağırılan resmi polis ekibi beklenirken yanlarına yaklaşan bir bayanın "bu cüzdanımı arıyorsunuz yanımdaki 5 yaşında bulunan kızım buldu" dediği ve cüzdanı teslim ettiği, başlangıçta kimliğini söylemediği ve yakalanan kızı tanımadığını söylediği karakoldu yapılan araştırmada adının ... olduğu ve yakalanan kızında kendi özkızı olduğunu anlaşıldığı belirlenmiştir. Sanık kollukta tutanak içeriğine uygun savunmada bulunmuştur. Müşteki olay günü pazara gidip alışveriş yapıp eve döndüğün, eve döndükten sonra polislerin araması üzerine çantasına baktığını, fermuarının açık ve cüzdanın üzerinde bulunmadığını, beyan etmiştir. Olayın oluşu ve sanığın yakalanış biçimine göre müsnet suçu işlediğine dair dosyada somut hiç bir delil bulunmamaktadır. Yakalama tutunağında yazılı kimi şüpheli davranış biçimi, sanığın cüzdanı 5 yaşındaki küçük kızının yerde bulduğu yakındaki bayanı ve sanığın geçmişi suçu işlediği yolunda şüphe oluşturuyor ise de şüpheyi aşan herhangi bir delile de ulaşılamadığına göre şüpheden sanığın yararlanması gerekeceği yolundaki evrensel genel ceza hukuku ilkesi de gözetilerek beraatı yolunda karar verilmesi gerekirdi. Yerel mahkemenin karar gerekçesi tamamen varsayımlara dayalı oluşturulmuştur. Olayın oluş biçimini anlatan tutanak içeriği, sanık anlatımları ve müşteki beyanlarından mahkemenin oluşturduğu gerekçelerin çıkarılması mümkün değildir, mahkeme zanna dayalı sonuçlar çıkarmış ve kararına gerekçe yapmıştır. Sanığın cüzdanı 5 yaşındaki kızım yerde buldu yolundaki savunmasının (ikrar) aleyhine delil olarak kullanılması mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle çoğunluğun görüşüne katılmadığımızı ve yerel mahkeme kararının "Sanığın müsnet suçu işlediğine dair hakkında her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği, olayda şüphenin bulunduğu, şüpheden sanığın yararlanması gerekeceği yolundaki evrensel ve genel ceza hukuki ilkesi de gözetilerek beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi" gerekçesi ile bozulmasına karar verilmesi, düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.