15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/16924 Karar No: 2017/17293 Karar Tarihi: 05.07.2017
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/16924 Esas 2017/17293 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıklar telefon yoluyla müştekiye kendilerini yüzbaşı olarak tanıtarak haksız menfaat sağlayarak dolandırıcılık suçu işledikleri iddiasıyla Asliye Ceza Mahkemesi tarafından mahkum edilmiştir. Ancak eylemleri, daha sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı kanunun 14. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 158/1. maddesine eklenen (L) bendi kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçu oluşturup oluşturmadığına ilişkin tartışmaların üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılması gerektiğinden Asliye Ceza Mahkemesi görevsizlik kararı vermelidir. Bu nedenle, Sanık ve Sanık müdafilerinin temyiz itirazları kabul edilerek hükümlerin bozulması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK 157/1, 62, 52/2, 51, 158/1(L) ve 6763 sayılı kanunun 14. maddesi.
15. Ceza Dairesi 2017/16924 E. , 2017/17293 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Sanıklar hakkında TCK"nın 157/1,62, 52/2, 51maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler,sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanıkların birlikte hareket etmek suretiyle müştekiyle telefon ile irtibata geçerek kendilerini yüzbaşı olarak tanıttıktan sonra haksız menfaat temin ederek dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda ; Eylemlerinin hükümlerden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 158/1. maddesine eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delilllerin takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı vermesi gerektiği zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenle,5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 05.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.