Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1001
Karar No: 2021/4395
Karar Tarihi: 21.09.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2020/1001 Esas 2021/4395 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, dolandırıcıların kendisini arayarak taşınmazını satıp parasını hemen getirmesi yönündeki telkinleri sonucunda bağımsız bölümü 300.000,00 TL bedel karşılığında davalıya devrettiğini ancak sonradan kandırıldığını anladığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil, edimler arası oransızlığın giderilmesini istemiştir. Davalı ise satış bedelini nakit olarak aldıklarını ve satışın bir saat içinde gerçekleşmediğini savunarak davanın reddedilmesini talep etmiştir. Mahkeme, gabinin subjektif ve objektif koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davacının lehine karar vermiştir. Ancak, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi davaya konu taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasında aşırı fark bulunmadığı ve gabin (aşırı yararlanmanın) objektif unsurunun varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Mahkeme Kararı; Tapu Kanunu, Türk Borçlar Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu maddeleri ile uyumludur.
1. Hukuk Dairesi         2020/1001 E.  ,  2021/4395 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, BEDEL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, telefon dolandırıcılarının kendisini arayarak en yakın emlakçıya giderek taşınmazını satıp parasını hemen getirmesi yönündeki telkinleri sonucunda maliki olduğu 2 numaralı bağımsız bölümü 300.000,00 TL bedel karşılığında davalıya devrettiğini, satış parasını saymadan kimliği belirsiz bir kişiye teslim ettiğini, ancak sonradan kandırıldığını anladığını, emlakçının taşınmaza bir saat içinde alıcı bulduğunu, davalının alıcının emlakçının eşi olduğunu sonradan öğrendiğini, taşınmazın gerçek değerinin çok daha fazla olduğunu, yaşlılığı ve tecrübesizliğinden faydalanan ve durumu bilen konumunda olan davalı adına gerçekleşen temlikin irade bozukluğu nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil, olmazsa edimler arası oransızlığın giderilmesini istemiştir.
Davalı, davacının çekişmeli taşınmazda oturmayacağını, paraya ihtiyacı olduğunu, 350.000,00 TL’ye alıcı çıkması halinde satacağını emlakçı olan eşine bildirdiğini, davacının acele etmesi ve sık sık sorması üzerine durumuna üzülen eşinin satışa çıkarılan taşınmazı satın almayı teklif ettiğini, satış bedelini nakit olarak almakta ısrar ettiğini, bedelin ödendiğini, iddia edildiği gibi satışın bir saat içinde yapılmadığını, durumdan haberdar olunca satış bedelinin verilmesi halinde taşınmazı iadeye hazır olduğunu bildirdiğini ancak davacının parayı veremeyeceğini söylediğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, gabinin subjektif ve objektif koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin verilen karara karşı davalının yaptığı istinaf başvurusu, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi tarafından kabul edilerek, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmış, davaya konu taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arasında aşırı fark bulunmadığı ve gabin (aşırı yararlanmanın) objektif unsurunun varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 21.09.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 3.050.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 4.90-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, kesin olmak üzere, 21/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi